Muhteşem Süleyman Zamanında Türk Dünyası

Stok Kodu:
9789758839926
Boyut:
14.50x21.50
Sayfa Sayısı:
144
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2012
Çeviren:
Serkan Acar
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%5 indirimli
20,00
19,00
9789758839926
482324
Muhteşem Süleyman Zamanında Türk Dünyası
Muhteşem Süleyman Zamanında Türk Dünyası
19.00
Emîr Timur ile Yıldırım Bayezid arasındaki tatsız rekabet ve o olayın kötü hatırasına rağmen, Türkler, bin yıl önce terk ettikleri ata yurtla bağlantılarını hiç kesmemişler; oradaki kardeşleri ve akrabalarıyla sürekli irtibat halinde olmuşlar; hatta bununla da yetinmeyip ata yurttaki toponim ve hidronimleri Anadolu'ya taşıyarak geçmişin hatırasını canlı tutmuşlardır. Son Harezmşah Celaleddin Mengüberdi'nin gelip Anadolu'ya hükümdar olmayı tabii bir hak olarak görmesi ne ise, Enver Paşa'nın da Orta Asya'ya gidip, orada Moskoflara karşı mücadele ederken, aynı düşünceyi kalbinde taşıması odur. 1920'li yıllara kadar Orta Asya camilerinde hutbelerde halife olarak Osmanlı sultanlarının adının okutulması da bunun en bariz örneklerindendir. Eğer Kanuni Sultan Süleyman döneminde başlatılan Don-Volga (İdil) kanalı projesi tamamlanabilmiş olsaydı, Anadolu Türkleriyle Orta Asya Türkleri arasındaki ulaşım çok daha kolaylaşır ve bölgenin siyasi dengeleri daha bir başka kurulurdu. Ama olmadı. Peki, suçlu kimdi? Onu da kitabı okuyunca göreceksiniz.
Emîr Timur ile Yıldırım Bayezid arasındaki tatsız rekabet ve o olayın kötü hatırasına rağmen, Türkler, bin yıl önce terk ettikleri ata yurtla bağlantılarını hiç kesmemişler; oradaki kardeşleri ve akrabalarıyla sürekli irtibat halinde olmuşlar; hatta bununla da yetinmeyip ata yurttaki toponim ve hidronimleri Anadolu'ya taşıyarak geçmişin hatırasını canlı tutmuşlardır. Son Harezmşah Celaleddin Mengüberdi'nin gelip Anadolu'ya hükümdar olmayı tabii bir hak olarak görmesi ne ise, Enver Paşa'nın da Orta Asya'ya gidip, orada Moskoflara karşı mücadele ederken, aynı düşünceyi kalbinde taşıması odur. 1920'li yıllara kadar Orta Asya camilerinde hutbelerde halife olarak Osmanlı sultanlarının adının okutulması da bunun en bariz örneklerindendir. Eğer Kanuni Sultan Süleyman döneminde başlatılan Don-Volga (İdil) kanalı projesi tamamlanabilmiş olsaydı, Anadolu Türkleriyle Orta Asya Türkleri arasındaki ulaşım çok daha kolaylaşır ve bölgenin siyasi dengeleri daha bir başka kurulurdu. Ama olmadı. Peki, suçlu kimdi? Onu da kitabı okuyunca göreceksiniz.
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat