18. yüzyılın önemli sadrazamlarından Damad Şehid Ali Paşa'nın isteği üzerine Osmanlı sadrazamları ve devlet adamları için bir eser kaleme almak isteyen Mü'minzâde Ahmed Hasib Efendi "Ravzatü'l-Küberâ-Büyüklerin Bahçesi" ismini verdiği çalışmasına Osmanzâde Tâib Efendi'nin Hadîkatü'l-Vüzerâ'sına zeyl olarak başlamış fakat bu eser daha sonra tamamen 1703 Edirne Vak'ası'na inhisar etmiştir.
Şeyhülislam Seyyid Feyzullah Efendi ailesine yakın bir çevrede yetişen Hasib Efendi dönemin oldukça dikkat çekici olayının şahitlerinden olan Feyzullah Efendi'nin oğlu Şeyhülislam Seyyid Mustafa Efendi'nin uzun yıllar özel katipliğini yapmış ondan dinlediklerini ve diğer kaynaklardan derlediklerini bu eserinde ayrıntılı olarak dile getirmiştir. Tarihi ve sosyolojik açıdan hayli önem arz eden 1703 Edirne Vak'ası ve bu olaya adını veren Şeyhülislam Feyzullah Efendi hakkında yapılacak çalışmaların objektifliği ve detayları açısından Ravzatü'l-Kübera oldukça değerli bilgiler vermektedir ve 18. yy. Osmanlı Tarihi için mühim ve birinci elden orijinal bir kaynak sayılabilir.
18. yüzyılın önemli sadrazamlarından Damad Şehid Ali Paşa'nın isteği üzerine Osmanlı sadrazamları ve devlet adamları için bir eser kaleme almak isteyen Mü'minzâde Ahmed Hasib Efendi "Ravzatü'l-Küberâ-Büyüklerin Bahçesi" ismini verdiği çalışmasına Osmanzâde Tâib Efendi'nin Hadîkatü'l-Vüzerâ'sına zeyl olarak başlamış fakat bu eser daha sonra tamamen 1703 Edirne Vak'ası'na inhisar etmiştir.
Şeyhülislam Seyyid Feyzullah Efendi ailesine yakın bir çevrede yetişen Hasib Efendi dönemin oldukça dikkat çekici olayının şahitlerinden olan Feyzullah Efendi'nin oğlu Şeyhülislam Seyyid Mustafa Efendi'nin uzun yıllar özel katipliğini yapmış ondan dinlediklerini ve diğer kaynaklardan derlediklerini bu eserinde ayrıntılı olarak dile getirmiştir. Tarihi ve sosyolojik açıdan hayli önem arz eden 1703 Edirne Vak'ası ve bu olaya adını veren Şeyhülislam Feyzullah Efendi hakkında yapılacak çalışmaların objektifliği ve detayları açısından Ravzatü'l-Kübera oldukça değerli bilgiler vermektedir ve 18. yy. Osmanlı Tarihi için mühim ve birinci elden orijinal bir kaynak sayılabilir.