Berber ustası Peter, Alman Reformcu Dr. Martin Luther'in (1483 – 1546) en eski ve en yakın dostlarından biriydi. Peter usta Dr. Martin'i tıraş ederken onunla hep teoloji ve iman hayatı konularını konuşmayı severdi. Günün birinde ünlü müşterisine dua hakkında da sorular sormuştu: “Nasıl dua edeyim? Duada neyler söyleyeyim? Allah'ın bana kulak verdiğine güvenebilir miyim?” vs.
Tıraş olduktan ve saçları kesildikten sonra Luther evine dönüp dostu için bir dua rehberi yazdı. İşte bu rehber şimdi elinizde olan bu kitapçık! Luther insanların fikirlerine değil, Allah'ın Kelamı'na güveniyor ve kendisi de buna göre dua ediyordu, dostuna da bunu tavsiye ediyordu. Bu şekilde dua etmek hoş ve anlamlıdır, insan dualarının işitildiğinden emin olabilir. İnsanın dindarlığı sayesinde değil, Allah'ın dua için verdiği vaatlerinden dolayı.
Allah'ı zorlayarak, O'nu ikna ederek ya da O'nunla pazarlığa girerek hiçbir şey elde edemeyiz. Dua gerçek durumumuzun göstergesidir: Allah kadirdir, O'nun hiçbir şeye ihtiyacı yoktur, ama her şeyi elinde tutan, bize hem ebedi hem de bu dünyadaki yaşamımız için gerekli olanı sağlayıp bağışlayabilen O'dur.
Biz ne verebiliriz ki O'na? Sadece ihtiyaçlarımızı, yükümüzü, çaresizliğimizi ve günahımızı. Tabii Allah'a bütün iyilikleri ve yardımı için şükretmek her zaman doğrudur. Dua her şeyden önce yardım, derman ve çaredir:
“Sıkıntılı gününde seslen bana, seni kurtarırım, sen de beni yüceltirsin.” (Mezmur 50:15)
Bu kitapçığın sadece Peter ustaya değil, size de bereketli olmasını dilerim!
Berber ustası Peter, Alman Reformcu Dr. Martin Luther'in (1483 – 1546) en eski ve en yakın dostlarından biriydi. Peter usta Dr. Martin'i tıraş ederken onunla hep teoloji ve iman hayatı konularını konuşmayı severdi. Günün birinde ünlü müşterisine dua hakkında da sorular sormuştu: “Nasıl dua edeyim? Duada neyler söyleyeyim? Allah'ın bana kulak verdiğine güvenebilir miyim?” vs.
Tıraş olduktan ve saçları kesildikten sonra Luther evine dönüp dostu için bir dua rehberi yazdı. İşte bu rehber şimdi elinizde olan bu kitapçık! Luther insanların fikirlerine değil, Allah'ın Kelamı'na güveniyor ve kendisi de buna göre dua ediyordu, dostuna da bunu tavsiye ediyordu. Bu şekilde dua etmek hoş ve anlamlıdır, insan dualarının işitildiğinden emin olabilir. İnsanın dindarlığı sayesinde değil, Allah'ın dua için verdiği vaatlerinden dolayı.
Allah'ı zorlayarak, O'nu ikna ederek ya da O'nunla pazarlığa girerek hiçbir şey elde edemeyiz. Dua gerçek durumumuzun göstergesidir: Allah kadirdir, O'nun hiçbir şeye ihtiyacı yoktur, ama her şeyi elinde tutan, bize hem ebedi hem de bu dünyadaki yaşamımız için gerekli olanı sağlayıp bağışlayabilen O'dur.
Biz ne verebiliriz ki O'na? Sadece ihtiyaçlarımızı, yükümüzü, çaresizliğimizi ve günahımızı. Tabii Allah'a bütün iyilikleri ve yardımı için şükretmek her zaman doğrudur. Dua her şeyden önce yardım, derman ve çaredir:
“Sıkıntılı gününde seslen bana, seni kurtarırım, sen de beni yüceltirsin.” (Mezmur 50:15)
Bu kitapçığın sadece Peter ustaya değil, size de bereketli olmasını dilerim!