''Ne malum?'' diyor Ayşe B. Kaban. Özenle kurulan hayatların, düzenlerin; yapılıp yapıştırılan, yakıştırılan kimliklerin darmadağın olduğu anlara doğru götürüyor bizi; bir yandan dağılırken bir yandan da toparlandığı, bambaşka yollara saptığı, hizalara girdiği süreçleri anlatıyor. Bir de çok acı çekenleri, kaybolmuşları... Sevgiyle ve incelikle.
''... Okul mokul yok, dedi. Spor bitti, dedi. Düzelene kadar, hanım hanımcık bir kız olana kadar sana sadece ekmek su, o kadar, dedi. O da ben, dedi, böyleyim işte. Düzeltilecek bir şey yok. Bozuk değilim, yanlış bir bedendeyim sadece; hasta değilim ki düzeleyim. O zaman git, dedi babası, git kendini as, git kendini as da kurtulalım senden, dedi. Babası ona, kendini as, dedi. On yedi yaşındaydı...''
''Ne malum?'' diyor Ayşe B. Kaban. Özenle kurulan hayatların, düzenlerin; yapılıp yapıştırılan, yakıştırılan kimliklerin darmadağın olduğu anlara doğru götürüyor bizi; bir yandan dağılırken bir yandan da toparlandığı, bambaşka yollara saptığı, hizalara girdiği süreçleri anlatıyor. Bir de çok acı çekenleri, kaybolmuşları... Sevgiyle ve incelikle.
''... Okul mokul yok, dedi. Spor bitti, dedi. Düzelene kadar, hanım hanımcık bir kız olana kadar sana sadece ekmek su, o kadar, dedi. O da ben, dedi, böyleyim işte. Düzeltilecek bir şey yok. Bozuk değilim, yanlış bir bedendeyim sadece; hasta değilim ki düzeleyim. O zaman git, dedi babası, git kendini as, git kendini as da kurtulalım senden, dedi. Babası ona, kendini as, dedi. On yedi yaşındaydı...''