Nietzsche'nin ölümüyle birlikte Batı metafiziğinin de sona erdiği savı, Vattimo'nun Nietzsche oku masında ki temel kalkış noktası olarak öne çıkıyor. Nietzche'nin yapıtına salt filolojik, açınlayıcı bir noktadan yaklaşmanın mümkün olmadığını dile getiren Vattimo, yirminci yüzyılın ikinci yarısından itibaren çoğalan Nietzsche yorumlarını, filozofun yapıtını türlü noktalardan irdeleyen hayli yeni tarihli incelemelere kadar uzanan bir çerçevede çözümlüyor. Nietzsche'den sonra felsefenin ancak “estetik“ bir uğraş olabileceği saptaması, yeni bir yüzyılın eşiğinde felsefe yapmanın olanaklılığını tartışmanın da yolunu açıyor. Nietzsche'nin güncelliğini hiç yitirmeyen düşünsel yörüngesi, bozguna uğramış bir iradenin, Batı geleneğinin dogmalarından kaçışın, öz ve varoluş arasındaki insancıl uzlaşının öyküsü aynı zamanda.
Nietzsche'nin ölümüyle birlikte Batı metafiziğinin de sona erdiği savı, Vattimo'nun Nietzsche oku masında ki temel kalkış noktası olarak öne çıkıyor. Nietzche'nin yapıtına salt filolojik, açınlayıcı bir noktadan yaklaşmanın mümkün olmadığını dile getiren Vattimo, yirminci yüzyılın ikinci yarısından itibaren çoğalan Nietzsche yorumlarını, filozofun yapıtını türlü noktalardan irdeleyen hayli yeni tarihli incelemelere kadar uzanan bir çerçevede çözümlüyor. Nietzsche'den sonra felsefenin ancak “estetik“ bir uğraş olabileceği saptaması, yeni bir yüzyılın eşiğinde felsefe yapmanın olanaklılığını tartışmanın da yolunu açıyor. Nietzsche'nin güncelliğini hiç yitirmeyen düşünsel yörüngesi, bozguna uğramış bir iradenin, Batı geleneğinin dogmalarından kaçışın, öz ve varoluş arasındaki insancıl uzlaşının öyküsü aynı zamanda.