Deniz Aşığı'nda, ünlü Fransız feminist ve psikanalisti Luce Irıgaray, yeni bir söylem düzenlemesiyle Nietzsche'yi su öğesi açısından sorguluyor. Irıgaray'a göre su, Nietsche'nin en korktuğu öğedir; çünkü ona göre, kadın ile akışkan sıvı arasında karmaşık ve çekişmeli bir ilişki vardır. Irıgaray, Nietzsche'yle coşkulu bir söyleşiye girerek, Hegel sonrası felsefede dişil olanın sorgulanışını temel öğelerin pre-Sokratik bir araştırmasıyla bağlantılandırıyor. Deniz Aşığı, kuram, edebiyat ve felsefe arasındaki ayrımları yenileyen bir üslupla, Nietzsche'deki Dionysos-Apollon geriliminden, Hırıstiyanlığın Meryem, İsa ve Tanrı'dan oluşan Kutsal Aile'sinin iç çekişmelerine dek geniş bir alanı katediyor. Modern sonrası çoğulcu felsefenin zengin kaynağı Nietzsche'ye eril öğeleri açısından bir bakış.
Deniz Aşığı'nda, ünlü Fransız feminist ve psikanalisti Luce Irıgaray, yeni bir söylem düzenlemesiyle Nietzsche'yi su öğesi açısından sorguluyor. Irıgaray'a göre su, Nietsche'nin en korktuğu öğedir; çünkü ona göre, kadın ile akışkan sıvı arasında karmaşık ve çekişmeli bir ilişki vardır. Irıgaray, Nietzsche'yle coşkulu bir söyleşiye girerek, Hegel sonrası felsefede dişil olanın sorgulanışını temel öğelerin pre-Sokratik bir araştırmasıyla bağlantılandırıyor. Deniz Aşığı, kuram, edebiyat ve felsefe arasındaki ayrımları yenileyen bir üslupla, Nietzsche'deki Dionysos-Apollon geriliminden, Hırıstiyanlığın Meryem, İsa ve Tanrı'dan oluşan Kutsal Aile'sinin iç çekişmelerine dek geniş bir alanı katediyor. Modern sonrası çoğulcu felsefenin zengin kaynağı Nietzsche'ye eril öğeleri açısından bir bakış.