Oksitosin

Stok Kodu:
9786257406604
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
288
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-11
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
39,90
9786257406604
748305
Oksitosin
Oksitosin
39.90

“Erkek ve erkeğe dair hemen hemen her hatıra, özenle ve vahşice yok edildi. Ne de olsa her devrim kendinden önceki uygarlığı yok saymak ve tarihten izlerini silmekle mümkündü. Nüfusu 350 milyon kadın olan Yeni Atlantis, o hep bahsedilen Altın Çağ'ı başlatacak uygarlık olmakla övünse de asıl medeniyetini bu kanlı miras üzerine kurmuştu. Anlaşılan Altın Çağ'da Y kromozomuna yer yoktu.”

Tüm ütopyalar iyi niyet taşlarıyla örülür. Zihinden dökülüp gerçeğin kılığını giymeye başladığında ise distopik bir kadersel yüzleşme zamanı da gelmiş demektir. Yüzyıllarca ataerkil algının dışladığı kadınların kendilerine yer edinirken bile hep dışarlıklı kaldıkları zamanları unutun! Artık hayatta kalma hakkı yalnızca onların iki dudağının arasında. Oksitosin, camdan bir kentin içindeki güçlüler ile suçun ve gözden düşmenin kırık bahçesinde var olmaya çalışan kadınların hikâyesini, aslında dünyanın tarihini yeniden yazıyor. Erkeklerin ve erk sembollerinin ortadan kaldırıldığı, nostaljik hafızaların bir yerinden çıkıp gelmedikçe unutulduğu bir yeniden başlama serüveni… Tüm bunların içinde erkeğe dair ve ait olan ne varsa dışlanıyor. Erkeksiz bir düzen yaratmak istediği hâlde giderek savaştığı şeye dönüşen kadın dünyasındaki yol ayrımları, kader ve inanç bağlamında köşeye sıkışıyor. Oksitosin, feminist ütopyanın distopik evrilişine eleştirel bir bakış getirirken en korkutucu olanın hiç de uzak bir ihtimal olmadığını söylüyor.
Ayşe Sağlam

“Erkek ve erkeğe dair hemen hemen her hatıra, özenle ve vahşice yok edildi. Ne de olsa her devrim kendinden önceki uygarlığı yok saymak ve tarihten izlerini silmekle mümkündü. Nüfusu 350 milyon kadın olan Yeni Atlantis, o hep bahsedilen Altın Çağ'ı başlatacak uygarlık olmakla övünse de asıl medeniyetini bu kanlı miras üzerine kurmuştu. Anlaşılan Altın Çağ'da Y kromozomuna yer yoktu.”

Tüm ütopyalar iyi niyet taşlarıyla örülür. Zihinden dökülüp gerçeğin kılığını giymeye başladığında ise distopik bir kadersel yüzleşme zamanı da gelmiş demektir. Yüzyıllarca ataerkil algının dışladığı kadınların kendilerine yer edinirken bile hep dışarlıklı kaldıkları zamanları unutun! Artık hayatta kalma hakkı yalnızca onların iki dudağının arasında. Oksitosin, camdan bir kentin içindeki güçlüler ile suçun ve gözden düşmenin kırık bahçesinde var olmaya çalışan kadınların hikâyesini, aslında dünyanın tarihini yeniden yazıyor. Erkeklerin ve erk sembollerinin ortadan kaldırıldığı, nostaljik hafızaların bir yerinden çıkıp gelmedikçe unutulduğu bir yeniden başlama serüveni… Tüm bunların içinde erkeğe dair ve ait olan ne varsa dışlanıyor. Erkeksiz bir düzen yaratmak istediği hâlde giderek savaştığı şeye dönüşen kadın dünyasındaki yol ayrımları, kader ve inanç bağlamında köşeye sıkışıyor. Oksitosin, feminist ütopyanın distopik evrilişine eleştirel bir bakış getirirken en korkutucu olanın hiç de uzak bir ihtimal olmadığını söylüyor.
Ayşe Sağlam

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat