“Babamın kırptığın fotoğraflardaki kesik başlarını arıyorum.”
“Yazmak için yazıyorum. Ölmüş anneannemin evindeki, artık yerinde olmayan o somyaya uzanabilmek için. Güveni yeryüzüne getirmek için. Kendimce işte.”
Tüm öyküler senden, benden, bizden... Adaş Huzur Apartmanları'nın ‘huzursuz sakinleri' arasında geçiyor. Manzara, olaylar ve kişiler değişiyor bazen; bazen kelimelerin kokusu. Sular kimi zaman sakin kimi zaman gürül gürül akıyor, bir şekilde yolunu buluyor.
Sinem Lostar, şiirselliğiyle, içtenliğiyle sizinle konuşuyor sayfalar aracılığıyla. Nüfusu gittikçe azalan İstanbul azınlıkları ile komşuluk, ahbaplık ilişkilerini anıyor bolca. Bildiğiniz alıntılarla selamlıyor satır başlarında.
Yormadan, uzatmadan, boğmadan; olaysızca dağılıyor!
“Babamın kırptığın fotoğraflardaki kesik başlarını arıyorum.”
“Yazmak için yazıyorum. Ölmüş anneannemin evindeki, artık yerinde olmayan o somyaya uzanabilmek için. Güveni yeryüzüne getirmek için. Kendimce işte.”
Tüm öyküler senden, benden, bizden... Adaş Huzur Apartmanları'nın ‘huzursuz sakinleri' arasında geçiyor. Manzara, olaylar ve kişiler değişiyor bazen; bazen kelimelerin kokusu. Sular kimi zaman sakin kimi zaman gürül gürül akıyor, bir şekilde yolunu buluyor.
Sinem Lostar, şiirselliğiyle, içtenliğiyle sizinle konuşuyor sayfalar aracılığıyla. Nüfusu gittikçe azalan İstanbul azınlıkları ile komşuluk, ahbaplık ilişkilerini anıyor bolca. Bildiğiniz alıntılarla selamlıyor satır başlarında.
Yormadan, uzatmadan, boğmadan; olaysızca dağılıyor!