Bu roman, 1900'lü yılların başında Danimarka'da yaşanan politik ve dinî açıdan gerilimli olaylara, Torben ve Jytte'nin aşk hikâyesini merkeze alarak ışık tutuyor.
Güçlü bir politikacının kızı olan Jytte yetenekli bir piyanist; ulaşılması zor, soğuk, kendi duygularına güvenmeyen ve aşka evet deme konusunda hep tereddütlü davranan bir kadındır. Torben Dihmer ise ölümcül bir hastalıkla mücadele ederken bir yandan kendi yolunu bulmaya çalışıp bir yandan da aşkının peşinden koşan asil bir toprak sahibidir. Ölümün, karakterlerin yanıbaşında kol gezdiği bu kasvetli ortamda Torben'in mucizesi gerçekleşecek ve Jytte ile kavuşmalarına fırsat tanıyacak mıdır?
Bu roman bir üçlemenin sonuncusudur. ‘Vadedilmiş Topraklar' (1891-1895) üçlemenin ilk kısmını oluşturmaktadır. İkinci kısmı ‘Şans Avcısı Per' (1898-1904) ve üçüncü kısmı ise ‘Ölüler Diyarı' (1912-16) oluşturmaktadır. Bu romanlar Danimarka'da 1877 yılından yaklaşık 1914 yılına kadar olan dönemi anlatmaktadır, fakat içindeki kişiler farklılık gösterir.
Henrik Pontoppidan bu eserleriyle 1917 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'nü Karl Gjellerup ile paylaşmıştır.
Vadedilmiş Topraklar'daki aydınlığın, baharın ve güneşin yerini, Ölüler Diyarı'nda karanlık ve kasvet alır. Eser, yaklaşmakta olan Birinci Dünya Savaşı öncesindeki tabloyu yansıtma konusunda da oldukça başarılıdır.
Bu roman, 1900'lü yılların başında Danimarka'da yaşanan politik ve dinî açıdan gerilimli olaylara, Torben ve Jytte'nin aşk hikâyesini merkeze alarak ışık tutuyor.
Güçlü bir politikacının kızı olan Jytte yetenekli bir piyanist; ulaşılması zor, soğuk, kendi duygularına güvenmeyen ve aşka evet deme konusunda hep tereddütlü davranan bir kadındır. Torben Dihmer ise ölümcül bir hastalıkla mücadele ederken bir yandan kendi yolunu bulmaya çalışıp bir yandan da aşkının peşinden koşan asil bir toprak sahibidir. Ölümün, karakterlerin yanıbaşında kol gezdiği bu kasvetli ortamda Torben'in mucizesi gerçekleşecek ve Jytte ile kavuşmalarına fırsat tanıyacak mıdır?
Bu roman bir üçlemenin sonuncusudur. ‘Vadedilmiş Topraklar' (1891-1895) üçlemenin ilk kısmını oluşturmaktadır. İkinci kısmı ‘Şans Avcısı Per' (1898-1904) ve üçüncü kısmı ise ‘Ölüler Diyarı' (1912-16) oluşturmaktadır. Bu romanlar Danimarka'da 1877 yılından yaklaşık 1914 yılına kadar olan dönemi anlatmaktadır, fakat içindeki kişiler farklılık gösterir.
Henrik Pontoppidan bu eserleriyle 1917 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'nü Karl Gjellerup ile paylaşmıştır.
Vadedilmiş Topraklar'daki aydınlığın, baharın ve güneşin yerini, Ölüler Diyarı'nda karanlık ve kasvet alır. Eser, yaklaşmakta olan Birinci Dünya Savaşı öncesindeki tabloyu yansıtma konusunda da oldukça başarılıdır.