Ölüm Daha Güzeldi

Stok Kodu:
9786057562067
Boyut:
13.50x20.00
Sayfa Sayısı:
200
Basım Yeri:
İstanbul
Basım Tarihi:
2020-09
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
%27 indirimli
35,00
25,55
9786057562067
532777
Ölüm Daha Güzeldi
Ölüm Daha Güzeldi
25.55

Osmanlı'nın son ulemalarından ehl-i sünnetin savunucusu Ahmed Davudoğlu Hoca'nın yetiştiği ortamı bulgar zindanlarında çektiği işkenceleri anavatanına hicreti ve oradaki yaşadığı sıkıntıları ibretle okuyacaksınız.

"1949 yılının son günü Edirne muhacirhanesinde idik. Türk hududuna geçinceye kadar komünist zulmünden kurtulduğuma inanamamış hattâ hududa yaklaştıkça tevkif emri gelecekmiş gibi garip bir hâlet-i ruhiye içinde heyecanım arttıkça artmıştı. Hududu geçtikten sonra geniş bir nefes aldım. Ve yanımdaki bir yol arkadaşıma "Şükür kurtulduk komünistler artık bulsunlar da tevkif etsinler" dedim. Tren Yunan toprağından geçerken bile heyecanım tamamıyla yatışmış değildi. Fakat Selimiye'nin semaya yükselen minarelerini görünce heyecanım aniden müjde-i sürura inkılap etti. Bu ilahî sütunlar sanki bizi istikbal için şahlanmış uzaktan bizi kemal-i ihtişamla selamlıyordu. Müjde! kurtuldunuz! diyordu. O zaman içimin boşaldığını ve bütün elem ve kederlerimin Mart karı gibi eriyerek damladığını hissettim. Muhacirhaneye inince nezrettiğim "secde-i şükran"ı eda için ilk fırsatta Selimiye Camii'ne koştum..."

Osmanlı'nın son ulemalarından ehl-i sünnetin savunucusu Ahmed Davudoğlu Hoca'nın yetiştiği ortamı bulgar zindanlarında çektiği işkenceleri anavatanına hicreti ve oradaki yaşadığı sıkıntıları ibretle okuyacaksınız.

"1949 yılının son günü Edirne muhacirhanesinde idik. Türk hududuna geçinceye kadar komünist zulmünden kurtulduğuma inanamamış hattâ hududa yaklaştıkça tevkif emri gelecekmiş gibi garip bir hâlet-i ruhiye içinde heyecanım arttıkça artmıştı. Hududu geçtikten sonra geniş bir nefes aldım. Ve yanımdaki bir yol arkadaşıma "Şükür kurtulduk komünistler artık bulsunlar da tevkif etsinler" dedim. Tren Yunan toprağından geçerken bile heyecanım tamamıyla yatışmış değildi. Fakat Selimiye'nin semaya yükselen minarelerini görünce heyecanım aniden müjde-i sürura inkılap etti. Bu ilahî sütunlar sanki bizi istikbal için şahlanmış uzaktan bizi kemal-i ihtişamla selamlıyordu. Müjde! kurtuldunuz! diyordu. O zaman içimin boşaldığını ve bütün elem ve kederlerimin Mart karı gibi eriyerek damladığını hissettim. Muhacirhaneye inince nezrettiğim "secde-i şükran"ı eda için ilk fırsatta Selimiye Camii'ne koştum..."

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat