Çocukluk anıları özeldir. İyisiyle kötüsüyle kendine has duygular saklar içinde. Ömer yani Muallim Naci, hepimizin çocuklukhikâyelerine ve duygularına tercüman olmuş sanki: Sokakta karşılaştığı köpeğin saldırması üzerine yaşadığı korku, bahçedekihayvanlar ile geçirdiği eğlenceli vakitler, sağ kaşının üzerindeki yara izi, babasıyla mektebe gidişi ve ders çalışması, karanlıkkorkusu, babasını kaybetmenin verdiği üzüntü ve daha pek çok şey… Böyle bir kitabı niçin yazdığını soranlara ise şöyle diyor:“Bu hatıraları niçin yazdığımı sorsalar, belki de hiçbir cevap vermeye gerek görmem. Arzu ettim, yazdım. Diyelim ki, bu da bir çeşitçocukluktur.”
Kim bilir belki siz de çocukluk anılarınızı yazarsınız, onları da başkaları okur…
Çocukluk anıları özeldir. İyisiyle kötüsüyle kendine has duygular saklar içinde. Ömer yani Muallim Naci, hepimizin çocuklukhikâyelerine ve duygularına tercüman olmuş sanki: Sokakta karşılaştığı köpeğin saldırması üzerine yaşadığı korku, bahçedekihayvanlar ile geçirdiği eğlenceli vakitler, sağ kaşının üzerindeki yara izi, babasıyla mektebe gidişi ve ders çalışması, karanlıkkorkusu, babasını kaybetmenin verdiği üzüntü ve daha pek çok şey… Böyle bir kitabı niçin yazdığını soranlara ise şöyle diyor:“Bu hatıraları niçin yazdığımı sorsalar, belki de hiçbir cevap vermeye gerek görmem. Arzu ettim, yazdım. Diyelim ki, bu da bir çeşitçocukluktur.”
Kim bilir belki siz de çocukluk anılarınızı yazarsınız, onları da başkaları okur…