Taktik seviyedeki askerî propaganda çatışmanın var olduğu günden itibaren harpte kullanılan tali bir metot olmuştur. Lakin “Ulus Devlet”lerden sonra “yurttaş asker” ve seferberlik kavramlarının ortaya çıkmasıyla harbin doğası değişmiş ve özellikle topyekûn harplerin başladığı “İkinci Nesil Savaş”larda propaganda hem cephe hattında hem de cephe gerisinde savaşların sürdürülebilirliği için önemini gün geçtikçe arttırmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nda ise Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılmasından sonra, toprak kayıpları, tımar sisteminin bozulması, Islahat Fermanı'na rağmen gayrimüslimlerin hatta Anadolu'daki Müslüman göçebe ve yarı göçebe toplulukların askerlik yapmak istememeleri seferberlikte sorunlara yol açmıştır. Bu doğrultuda özellikle “On Yıllık Harp” döneminde hem seferberlik şartlarını iyileştirmek ve askerliğe duyulan ilgiyi arttırarak “vatan görevi” bilincini aşılamak hem de ordunun savaşma azmi ve kudretini yükseltmek üzere propaganda beyannameleri içeren neşriyatlar yapılmaya başlanmıştır.
Bu çalışma 20. yüzyılın başında, Erkanı Harp Yüzbaşısı ve Birinci Cihan Harbi'nde Teşkilat-ı Mahsusa'nın İran misyon şefi olacak eğitimci, müellif ve münevver bir şahsiyeti haiz Ömer Fevzi Bey'in Mektebi Harbiyye Alayı'nda bölük komutanı olduğu 1909 yılında Harbiye Mektebi Matbaası tarafından basılan “Osmanlı Efrâdına Maneviyat-ı Askeriyye Dersleri 1”, bir yıl sonra yine Harbiye Mektebi Matbaası'nda yayımlanan ilk eserin devamı niteliğindeki “Osmanlı EfrâdınaManeviyât-ı Askeriyye Dersleri 2” ve 1911 yılında yayımlanan “Maneviyyât-ı Askeriyye Makaleleri” adlı eserlerinin üslubu ve ifade tarzı değiştirilmeksizin kısmi ve sınırlı olarak günümüz Türkçesine uyarlanmış transkripsiyonu içermektedir…
Ömer Fevzi Bey'in günümüz Türkçesine tercüme ettiğimiz tüm eserlerinde olduğu gibi bu eserde de nihai gayemiz harp tarihi çalışmalarına katkı sağlayarak sivil akademisyenleri bu alandaki çalışmalara teşvik etmektir.
Taktik seviyedeki askerî propaganda çatışmanın var olduğu günden itibaren harpte kullanılan tali bir metot olmuştur. Lakin “Ulus Devlet”lerden sonra “yurttaş asker” ve seferberlik kavramlarının ortaya çıkmasıyla harbin doğası değişmiş ve özellikle topyekûn harplerin başladığı “İkinci Nesil Savaş”larda propaganda hem cephe hattında hem de cephe gerisinde savaşların sürdürülebilirliği için önemini gün geçtikçe arttırmıştır. Osmanlı İmparatorluğu'nda ise Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılmasından sonra, toprak kayıpları, tımar sisteminin bozulması, Islahat Fermanı'na rağmen gayrimüslimlerin hatta Anadolu'daki Müslüman göçebe ve yarı göçebe toplulukların askerlik yapmak istememeleri seferberlikte sorunlara yol açmıştır. Bu doğrultuda özellikle “On Yıllık Harp” döneminde hem seferberlik şartlarını iyileştirmek ve askerliğe duyulan ilgiyi arttırarak “vatan görevi” bilincini aşılamak hem de ordunun savaşma azmi ve kudretini yükseltmek üzere propaganda beyannameleri içeren neşriyatlar yapılmaya başlanmıştır.
Bu çalışma 20. yüzyılın başında, Erkanı Harp Yüzbaşısı ve Birinci Cihan Harbi'nde Teşkilat-ı Mahsusa'nın İran misyon şefi olacak eğitimci, müellif ve münevver bir şahsiyeti haiz Ömer Fevzi Bey'in Mektebi Harbiyye Alayı'nda bölük komutanı olduğu 1909 yılında Harbiye Mektebi Matbaası tarafından basılan “Osmanlı Efrâdına Maneviyat-ı Askeriyye Dersleri 1”, bir yıl sonra yine Harbiye Mektebi Matbaası'nda yayımlanan ilk eserin devamı niteliğindeki “Osmanlı EfrâdınaManeviyât-ı Askeriyye Dersleri 2” ve 1911 yılında yayımlanan “Maneviyyât-ı Askeriyye Makaleleri” adlı eserlerinin üslubu ve ifade tarzı değiştirilmeksizin kısmi ve sınırlı olarak günümüz Türkçesine uyarlanmış transkripsiyonu içermektedir…
Ömer Fevzi Bey'in günümüz Türkçesine tercüme ettiğimiz tüm eserlerinde olduğu gibi bu eserde de nihai gayemiz harp tarihi çalışmalarına katkı sağlayarak sivil akademisyenleri bu alandaki çalışmalara teşvik etmektir.