Tekkelerin toplum hayatındaki rolü incelendiğinde, bu müesseselerin birer kolej, medrese ve teknik üniversite gibi fâaliyet gösterdikleri, kendi prensiplerine göre kıvama geldiğine inandıkları kimseleri "irşad izni" ile cemiyet içerisine salarak halkla iç içe bir anlayışla toplumu yönlendirme ve kendi fikir mihverine mâletmeye çalıştıkları anlaşılmaktadır.
Tecanüsten mahrum cemiyetin her kademesine anlayacakları dilden İslâm'ı fısıldayan sözü-sohbeti dinlenir sürükleyici şahsiyetler, devlet ve millet hayatının sevk ve idaresinde en mühim rolü oynamışlardır.
İçtimaî hayatın her kademesini kuşatan, her safhasındaki faaliyetlere ibadet neşvesi veren bu tutum, hasta ziyaretinden devlet idaresine, çırak yetiştirmeden tutun hudut boylarında nöbet beklemeye kadar uzanan bir çizgi içerisinde toplumu tepeden tırnağa kuşatmıştır.
Devletin kuruluş ve yükseliş dönemlerinde tekke ve zaviye demek aksiyon ruhu ve vazife şuûru ile dopdolu bir tasfiye ve terbiye ocağı demektir.
Tekkelerin toplum hayatındaki rolü incelendiğinde, bu müesseselerin birer kolej, medrese ve teknik üniversite gibi fâaliyet gösterdikleri, kendi prensiplerine göre kıvama geldiğine inandıkları kimseleri "irşad izni" ile cemiyet içerisine salarak halkla iç içe bir anlayışla toplumu yönlendirme ve kendi fikir mihverine mâletmeye çalıştıkları anlaşılmaktadır.
Tecanüsten mahrum cemiyetin her kademesine anlayacakları dilden İslâm'ı fısıldayan sözü-sohbeti dinlenir sürükleyici şahsiyetler, devlet ve millet hayatının sevk ve idaresinde en mühim rolü oynamışlardır.
İçtimaî hayatın her kademesini kuşatan, her safhasındaki faaliyetlere ibadet neşvesi veren bu tutum, hasta ziyaretinden devlet idaresine, çırak yetiştirmeden tutun hudut boylarında nöbet beklemeye kadar uzanan bir çizgi içerisinde toplumu tepeden tırnağa kuşatmıştır.
Devletin kuruluş ve yükseliş dönemlerinde tekke ve zaviye demek aksiyon ruhu ve vazife şuûru ile dopdolu bir tasfiye ve terbiye ocağı demektir.