1904 yılında Bulgaristan'da başlıyor roman. Köklü bir Türk ailesinin hayatına tanıklık ediyoruz. Bulgar komitacıların örgütlendiği o günlerde tehlike ve güvensizlik hakimdir bu ailenin hayatına. Osmanof adıyla anılan ailenin üç oğlu vardır. Ve olaylar bu üç erkek ile onların hayatlarına giren gizemli kadınlar etrafında döner. Birbirlerinden hem destek bulan hem de ürken bu toplulukta herkes bir diğeri için “öteki“ olma özelliğini taşımaktadır.
Osmanoflar, 1938 yılında Vakit gazetesinde tefrika edilmiş ve günümüze kadar hiç basılmamış bir roman. Daha çok öyküleriyle tanınan Kenan Hulusi Koray bu romanında Balkanlar'da Türklere karşı yaşanan yabancılaşmanın üzerine eğiliyor. Bireylerin kendi içine dönüşünü ve kopuşunu temel olarak alan Osmanoflar, Prof. Dr. İnci Enginün'ün Kenan Hulusi'nin yazarlığını ve bu romanı yorumlayan önsözüyle sunuluyor. Böylece, Türk edebiyatının gölgede kalmış önemli eserlerinden biri de gün ışığına çıkmış oluyor.
1904 yılında Bulgaristan'da başlıyor roman. Köklü bir Türk ailesinin hayatına tanıklık ediyoruz. Bulgar komitacıların örgütlendiği o günlerde tehlike ve güvensizlik hakimdir bu ailenin hayatına. Osmanof adıyla anılan ailenin üç oğlu vardır. Ve olaylar bu üç erkek ile onların hayatlarına giren gizemli kadınlar etrafında döner. Birbirlerinden hem destek bulan hem de ürken bu toplulukta herkes bir diğeri için “öteki“ olma özelliğini taşımaktadır.
Osmanoflar, 1938 yılında Vakit gazetesinde tefrika edilmiş ve günümüze kadar hiç basılmamış bir roman. Daha çok öyküleriyle tanınan Kenan Hulusi Koray bu romanında Balkanlar'da Türklere karşı yaşanan yabancılaşmanın üzerine eğiliyor. Bireylerin kendi içine dönüşünü ve kopuşunu temel olarak alan Osmanoflar, Prof. Dr. İnci Enginün'ün Kenan Hulusi'nin yazarlığını ve bu romanı yorumlayan önsözüyle sunuluyor. Böylece, Türk edebiyatının gölgede kalmış önemli eserlerinden biri de gün ışığına çıkmış oluyor.