“Melih Cevdet Anday'ın Telgrafhane şiirinde yer alan, "Düzelmeden memleketin hali/Düzelmeden dünyanın hali/
Gözüne uyku girmez" dizeleri en çok Kılıçdaroğlu'na yakışıyor. 2010-2020 tarihleri arasındaki konuşma ve yazılarından hazırlanan bu seçki kitap, gözüne uyku girmez bir siyasetçinin, sorumlulukla, ahlakla, vicdanla yürüdüğü yoluve istikametini ortaya koyuyor.
Kemal Kılıçdaroğlu, kökleri Kuvayı Milliye'ye dayanan, ülkemizinve cumhuriyetimizin kurucularının da içinde yer aldığı CHP'ninGenel Başkanlığına seçildiği Mayıs 2010'dan günümüze yaptığıkonuşmalarda herkes için eşitlik, özgürlük ve adalet talebini inançve kararlılıkla dile getirdi.
Ülkenin bir zümre, grup ya da kişinin tahakkümüne bırakılmaması için uzun bir yürüyüş başlattı. Bu uzun yürüyüş, 100. yılındaCumhuriyet'in demokrasiyle taçlandırılmasıyla yeni bir aşamayageçmiş olacak. Böylesine uzun mücadeleler ancak vatanını ve halkını seven insanların önderliğinde yılmadan ve kararlılıkla sürdürülebilir.
Bir kişi yürür ve ardından binler, on binler yürür…
Duvarlar parça parça yıkılır…
Adalet ve özgürlüğe böyle bir yoldan varılır...
“Melih Cevdet Anday'ın Telgrafhane şiirinde yer alan, "Düzelmeden memleketin hali/Düzelmeden dünyanın hali/
Gözüne uyku girmez" dizeleri en çok Kılıçdaroğlu'na yakışıyor. 2010-2020 tarihleri arasındaki konuşma ve yazılarından hazırlanan bu seçki kitap, gözüne uyku girmez bir siyasetçinin, sorumlulukla, ahlakla, vicdanla yürüdüğü yoluve istikametini ortaya koyuyor.
Kemal Kılıçdaroğlu, kökleri Kuvayı Milliye'ye dayanan, ülkemizinve cumhuriyetimizin kurucularının da içinde yer aldığı CHP'ninGenel Başkanlığına seçildiği Mayıs 2010'dan günümüze yaptığıkonuşmalarda herkes için eşitlik, özgürlük ve adalet talebini inançve kararlılıkla dile getirdi.
Ülkenin bir zümre, grup ya da kişinin tahakkümüne bırakılmaması için uzun bir yürüyüş başlattı. Bu uzun yürüyüş, 100. yılındaCumhuriyet'in demokrasiyle taçlandırılmasıyla yeni bir aşamayageçmiş olacak. Böylesine uzun mücadeleler ancak vatanını ve halkını seven insanların önderliğinde yılmadan ve kararlılıkla sürdürülebilir.
Bir kişi yürür ve ardından binler, on binler yürür…
Duvarlar parça parça yıkılır…
Adalet ve özgürlüğe böyle bir yoldan varılır...