Pakistan iki yüz milyona yaklaşan nüfusu ve stratejik coğrafyası ile dünya siyasetinin önemli ülkelerinden birisidir. Orta Doğu, Orta Asya ve Güney Asya'nın kesişme noktalarında yer alan Pakistan'ın stratejik önemi son yıllarda komşu bulunduğu coğrafyaların dünya siyasetindeki ağırlığına paralel olarak sürekli artmaktadır. Üstelik Pakistan nükleer güce sahip sayılı ülkelerden birisidir. Zaman zaman bir diğer nükleer güç olan Hindistan ile yaşanan sınır gerilimleri, öte yandan Afganistan sınırında süreklilik arz eden çatışmalar ve El-Kaide ve Taliban'ın varlığı Pakistan'ı dünya gündeminin üst sıralarına taşımaktadır. Bütün bunlara rağmen Pakistan ülkemizde yeterince tanınmamaktadır. Haklı olarak her fırsatta Türk ve Pakistan halkları arasında tarihi köklere dayanan iyi niyet ve dostluk vurgulansa da bu tarihsel bağlar henüz siyasi-ekonomik veya kültürel ilişkilerle yeterince desteklenmemiştir. Bu çalışma Pakistan'ı ve Pakistan siyasal hayatınıTürk kamuoyuna ve bölge üzerine çalışmak isteyen araştırmacılara tanıtmayı hedeflemektedir. Bu amaçla ülkenin tarihi ve siyasi sistemi ileilgili temel bilgiler kısaca verildikten sonra ülkenin siyasal yapısı ayrıntılı olarak ele alınmaktadır. Bu bölümde ülkedeki siyasal parti ve aktörler; ulusal, bölgesel ve dini parti ve aktörler olarak sınıflandırılarak liderlerin biyografik analizi ve partilerin tartışmalı meselelere karşı tutumları ve seçmen kitleleri değerlendirilmektedir. Üçüncü bölümde ise ülkedeki dini kompozisyon analiz edilmekte, ülke içindeki farklı dini yapılanmalar ve bunların birbirleriyle olan ilişkileri, ortaklıkları ve rekabetleri incelenmektedir. Uluslararası alanda da giderek önemli bir konu haline gelen silahlı dini gruplar da ayrıca ele alınmakta ve haklarında ayrıntılı analizler sunulmaktadır. Dördüncü bölümde ise ülke kaderine uzun yıllardır hükmeden askeri yapı incelenmekte ve Pakistan'daki ordu ve onun yönetimi ile ilgili belli başlı önemli noktalar ve soru işaretleri tartışılmaktadır. Takip eden iki bölümde ise Pakistan'da giderek güçlenen ve ülke içindeki etkinliği artan medya ve iş dünyası hakkında genel bilgiler verilmektedir. Son bölümde ise Pakistan toplumunda diğer etkin kişilerin portreleri sunulmaktadır. Yaklaşan genel seçimler de dikkate alındığında elinizdeki eser, Pakistan siyasetini tarihi bağlama oturtma ve sıhhatlice değerlendirme imkânı sağlayan zamanlı ve kapsayıcı bir çalışma olup bundan sonra Türkçe'de yapılacak diğer çalışmalara da kaynaklık edecektir.
Pakistan iki yüz milyona yaklaşan nüfusu ve stratejik coğrafyası ile dünya siyasetinin önemli ülkelerinden birisidir. Orta Doğu, Orta Asya ve Güney Asya'nın kesişme noktalarında yer alan Pakistan'ın stratejik önemi son yıllarda komşu bulunduğu coğrafyaların dünya siyasetindeki ağırlığına paralel olarak sürekli artmaktadır. Üstelik Pakistan nükleer güce sahip sayılı ülkelerden birisidir. Zaman zaman bir diğer nükleer güç olan Hindistan ile yaşanan sınır gerilimleri, öte yandan Afganistan sınırında süreklilik arz eden çatışmalar ve El-Kaide ve Taliban'ın varlığı Pakistan'ı dünya gündeminin üst sıralarına taşımaktadır. Bütün bunlara rağmen Pakistan ülkemizde yeterince tanınmamaktadır. Haklı olarak her fırsatta Türk ve Pakistan halkları arasında tarihi köklere dayanan iyi niyet ve dostluk vurgulansa da bu tarihsel bağlar henüz siyasi-ekonomik veya kültürel ilişkilerle yeterince desteklenmemiştir. Bu çalışma Pakistan'ı ve Pakistan siyasal hayatınıTürk kamuoyuna ve bölge üzerine çalışmak isteyen araştırmacılara tanıtmayı hedeflemektedir. Bu amaçla ülkenin tarihi ve siyasi sistemi ileilgili temel bilgiler kısaca verildikten sonra ülkenin siyasal yapısı ayrıntılı olarak ele alınmaktadır. Bu bölümde ülkedeki siyasal parti ve aktörler; ulusal, bölgesel ve dini parti ve aktörler olarak sınıflandırılarak liderlerin biyografik analizi ve partilerin tartışmalı meselelere karşı tutumları ve seçmen kitleleri değerlendirilmektedir. Üçüncü bölümde ise ülkedeki dini kompozisyon analiz edilmekte, ülke içindeki farklı dini yapılanmalar ve bunların birbirleriyle olan ilişkileri, ortaklıkları ve rekabetleri incelenmektedir. Uluslararası alanda da giderek önemli bir konu haline gelen silahlı dini gruplar da ayrıca ele alınmakta ve haklarında ayrıntılı analizler sunulmaktadır. Dördüncü bölümde ise ülke kaderine uzun yıllardır hükmeden askeri yapı incelenmekte ve Pakistan'daki ordu ve onun yönetimi ile ilgili belli başlı önemli noktalar ve soru işaretleri tartışılmaktadır. Takip eden iki bölümde ise Pakistan'da giderek güçlenen ve ülke içindeki etkinliği artan medya ve iş dünyası hakkında genel bilgiler verilmektedir. Son bölümde ise Pakistan toplumunda diğer etkin kişilerin portreleri sunulmaktadır. Yaklaşan genel seçimler de dikkate alındığında elinizdeki eser, Pakistan siyasetini tarihi bağlama oturtma ve sıhhatlice değerlendirme imkânı sağlayan zamanlı ve kapsayıcı bir çalışma olup bundan sonra Türkçe'de yapılacak diğer çalışmalara da kaynaklık edecektir.