Panik Yok!!! Ben Mülteciyim Hikayeleriyle Mülteci Öğrencilere Yönelik Etkinlik Örnekleri

Stok Kodu:
9786057523242
Boyut:
16.00x24.00
Sayfa Sayısı:
416
Basım Yeri:
İstanbul
Baskı:
2
Basım Tarihi:
2020-02
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
1. Hamur
Dili:
Türkçe
37,00
9786057523242
670233
Panik Yok!!! Ben Mülteciyim
Panik Yok!!! Ben Mülteciyim Hikayeleriyle Mülteci Öğrencilere Yönelik Etkinlik Örnekleri
37.00

İnsanlığın geldiği noktada çocukların hayallerinin kıyılara vurduğunu görmek elbette her eğitimcinin yüreğindeki hüznü azim ve kararlılığa dönüştürmektedir. Ve Mevlana'nın ifadesiyle “Meşakkatli bir yolculukta okyanusa ulaşmak üzere olan bir damla” söylemini hayata geçiren öğretmenlere sahip bu topraklarda sosyal adalet farkındalığı kendisini göstermektedir. Emekli bir öğretmen olan Coşkun Ertepınar'ın dizelerinde bu gerçeğe tanıklık etmek ise kendi kültürel ve sosyal bağlamımızda yetişen öğretmenlerimizin niteliğini ve bakış açısını yansıtması nedeniyle son derece önemlidir. Öğretmenlerin tüm siyasi, politik, ekonomik kaygılardan uzak her türlü zorluğa rağmen “ama yine de derim ki/göğsünün altında yok sandığın/ o küçük o sıcacık şey çarptıkça/ sevgiyi besleyen ırmaklar derinden de olsa akar/ ve doğar özlenen güzel dünya/ ben onu bekliyorum şimdi/o güzel sonu/ umut güzel şeydir insanoğlu” dizelerini tüm dünya vatandaşlarına haykırdıklarını duyar gibiyiz. Nihayetinde pırlantadan ancak sarraf olanlar anlar deyişini hatırdan çıkarmamak gerek.

İnsanlığın geldiği noktada çocukların hayallerinin kıyılara vurduğunu görmek elbette her eğitimcinin yüreğindeki hüznü azim ve kararlılığa dönüştürmektedir. Ve Mevlana'nın ifadesiyle “Meşakkatli bir yolculukta okyanusa ulaşmak üzere olan bir damla” söylemini hayata geçiren öğretmenlere sahip bu topraklarda sosyal adalet farkındalığı kendisini göstermektedir. Emekli bir öğretmen olan Coşkun Ertepınar'ın dizelerinde bu gerçeğe tanıklık etmek ise kendi kültürel ve sosyal bağlamımızda yetişen öğretmenlerimizin niteliğini ve bakış açısını yansıtması nedeniyle son derece önemlidir. Öğretmenlerin tüm siyasi, politik, ekonomik kaygılardan uzak her türlü zorluğa rağmen “ama yine de derim ki/göğsünün altında yok sandığın/ o küçük o sıcacık şey çarptıkça/ sevgiyi besleyen ırmaklar derinden de olsa akar/ ve doğar özlenen güzel dünya/ ben onu bekliyorum şimdi/o güzel sonu/ umut güzel şeydir insanoğlu” dizelerini tüm dünya vatandaşlarına haykırdıklarını duyar gibiyiz. Nihayetinde pırlantadan ancak sarraf olanlar anlar deyişini hatırdan çıkarmamak gerek.

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat