Paris ve Londra'da Beş Parasız

Stok Kodu:
9786052447031
Boyut:
13.50x21.00
Sayfa Sayısı:
160
Basım Yeri:
Ankara
Baskı:
1
Basım Tarihi:
2021-03
Çeviren:
Ayşegül Çakır Oruç
Kapak Türü:
Ciltsiz
Kağıt Türü:
2. Hamur
Dili:
Türkçe
Kategori:
22,00
9786052447031
731988
Paris ve Londra'da Beş Parasız
Paris ve Londra'da Beş Parasız
22.00

"Ah ama dostum, yaşam yokuşunun inişleri, çıkışları! Sen Rus ordusunda yüzbaşı ol, sonra birden Devrim patlasın, meteliksiz kal. 1916 yılında, Edouard 7 Oteli'nde bir hafta kalmıştım. 1920'de aynı otelde gece bekçiliğine başvurdum. Bekçilik ettim, mahzenden yukarıya şişe taşıdım, yerleri fırçaladım, bulaşıkçılık, hamallık, tuvaletçilik yaptım. Garsonlara bahşiş verirdim, garsonlardan bahşiş aldım."

George Orwell'in gençlik dönemlerinde Paris ve Londra'da beş parasız sefalet içinde geçirdiği zamanlardan esinlenerek yazdığı düşünülen bu eser, sahici yoksulluğu insanın yüzüne vuruyor.

Yatacak yer bulsa yiyecek bulamayan, kıyafetlerini rehin bırakan, yollarda yarı aç yarı tok dolaşarak güçsüzlere ayrılmış yatakhanelerde sabahlayan yazar, yoksullardan korkuyu da işler romanında.

"Yoksul halktan korku, usdışı bir korkudur. Zenginle yoksul arasında görünmeyen ve sanki iki ayrı ırktanmışlar, biri siyah, biri beyazmış gibi bir temel ayrım olduğu düşüncesine dayanmaktadır. Fakat gerçekte öyle bir ayrım yoktur. Zengin kitlesiyle yoksul kitlesi yalnızca gelirleriyle birbirinden ayrılır, başka hiçbir şeyle değil."

"Ah ama dostum, yaşam yokuşunun inişleri, çıkışları! Sen Rus ordusunda yüzbaşı ol, sonra birden Devrim patlasın, meteliksiz kal. 1916 yılında, Edouard 7 Oteli'nde bir hafta kalmıştım. 1920'de aynı otelde gece bekçiliğine başvurdum. Bekçilik ettim, mahzenden yukarıya şişe taşıdım, yerleri fırçaladım, bulaşıkçılık, hamallık, tuvaletçilik yaptım. Garsonlara bahşiş verirdim, garsonlardan bahşiş aldım."

George Orwell'in gençlik dönemlerinde Paris ve Londra'da beş parasız sefalet içinde geçirdiği zamanlardan esinlenerek yazdığı düşünülen bu eser, sahici yoksulluğu insanın yüzüne vuruyor.

Yatacak yer bulsa yiyecek bulamayan, kıyafetlerini rehin bırakan, yollarda yarı aç yarı tok dolaşarak güçsüzlere ayrılmış yatakhanelerde sabahlayan yazar, yoksullardan korkuyu da işler romanında.

"Yoksul halktan korku, usdışı bir korkudur. Zenginle yoksul arasında görünmeyen ve sanki iki ayrı ırktanmışlar, biri siyah, biri beyazmış gibi bir temel ayrım olduğu düşüncesine dayanmaktadır. Fakat gerçekte öyle bir ayrım yoktur. Zengin kitlesiyle yoksul kitlesi yalnızca gelirleriyle birbirinden ayrılır, başka hiçbir şeyle değil."

Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat