Siz hiç bitmeyen masallar duydunuz mu? Peki ya sonu gelmese keşke dediğiniz o güzel anlar? Eğer siz de hayal kurmayı, fantastik dünyaların da var olabileceğini düşlemeyi çocukluğunuza bırakıp da büyüdüyseniz ve üstelik de eğitimciyseniz, gelin birlikte almaya gidelim o düşlerimizi… Meslek yaşamımızda bazen “Bizler de çocuktuk bir zamanlar..” demeyi de es geçiyorsak eğer, çocukluğumuzu da gittiğimizde alalım hatta… Çünkü siz toprağın özelliklerini bilemezseniz tohumunuz ne derece kalite olursa olsun mahsul almanızı bekleyemezsiniz. Öğretilecek disiplin de her ne olursa olsun, bizler öğrenenlerin yani çocuklarımızın dünyasından bakamıyorsak, tek yaptığımız “bilgi aktaran” bir nevi USB (Universal Serial Bus) aygıtı özelliğini sergilemektir. Oysa ki, her alanda bu böyle ama özellikle müzik ve sanat çalışmalarında amaç öğrencinin içindeki yaratıcı gücü ortaya çıkarabilecek hayal dünyasını geliştirmesine olanak sunmaktır. Pablo Picasso'nun da ifade ettiği gibi “her çocuk sanatçıdır, asıl mesele büyüyünce de sanatçı kalabilmektir.” İşte bu yeni öğretim yaklaşımı olan “Animasyon Destekli Piyano Öğretim Yöntemi” ile çocuklarımızın içindeki sanatçıların kendini göstermesine fırsat vermiş olunacaktır.
Bir doktora çalışması olan bu araştırmayı özgün kılan ilk nokta, teknoloji çağı çocuklarının bilgisayarlı öğretim metoduyla piyanoyu ve kavramlarını daha iyi öğrenebileceklerine ve derslere daha da ilgiyle ve merakla gelebileceklerine dikkat çekmek, ikicisi daha önce dünyada müzik ya da piyanoya yönelik animasyonlar yapılsa da bu projedeki gibi sistematik ve metodolojik olarak ve hikâyeleştirilerek yapılan ilk animasyon örnekleri olması, üçüncüsü de Türkiye çıkışlı ve sadece müzik ile ilgili bir çizgi filmin kahramanlarını örnek alan çocukların, sanatsal aktivitelerle daha çok ilgilenmelerinin önünün açılabilmesi ve dördüncü olarak da çizgi filmdeki kahramanların kullandıkları sihirli güçlerin “müzikal yetenekler” olması sebebiyle öğrencilerin müzik yapmanın ayrıcalıklı bir yetenek olduğunu ve önemini fark etmeleri sağlanır. Tüm bunları “Müzik Ülkesi” adı altındaki bir ülkede geçen hikayeler eşliğinde gerçekleştiren bu yöntem, işte bu noktada önce öğrencilere müziği ve çalgıyı sevdirecek daha sonra da bu alana ilgilerini arttırarak çalışmalarını sağlayacaktır.
Deneysel sonuçlara göre piyano başarı puanları ve piyano performans testi puanlarının deney grubu (ADPÖ yöntemi uygulanan grup) lehine anlamlı farklılık olduğu bulunmuştur.
Görüşme sonuçlara göre, animasyonların, bilgisayar oyunlarının, piyano kitabının, renkli parmak eldivenlerinin ve oyun hamurlarının kullanılması, öğrenciler tarafından eğlenceli, dikkat çekici, öğretici, kalıcılığı güçlendirici, öğrenme ve yeniden hatırlamayı kolaylaştırıcı bulunmuştur. Netice olarak öğrenciler, piyano derslerinde bu materyallerin kullanılmasını sevmişlerdir.
Sonuçlara göre, teknoloji çağında yaşayan öğrenciler için, pirinç dolu şişeler, yoğurt kabından perküsyon aletleri gibi el yapımı materyallerle derslerin işlenilmesi bir noktadan sonrasında yeterli gelmemektedir. Çünkü öğretimin her alanında artık bilgisayarlar yerini almış bulunmaktaıdr. Dolayısıyla, öğrencilerin piyano derslerine ilgilerinin, devamlılıklarının, piyano başarılarının ve piyano performanslarının “Animasyon Destekli Piyano Öğretim Yöntemi” materyallerinin kullanılmasıyla, araştırma sonuçlarına bakıldığında arttırılabileceği düşünülerek ADPÖ yönteminin piyano derslerinde kullanımı ve yaygınlaştırılması önerilmektedir.
Siz hiç bitmeyen masallar duydunuz mu? Peki ya sonu gelmese keşke dediğiniz o güzel anlar? Eğer siz de hayal kurmayı, fantastik dünyaların da var olabileceğini düşlemeyi çocukluğunuza bırakıp da büyüdüyseniz ve üstelik de eğitimciyseniz, gelin birlikte almaya gidelim o düşlerimizi… Meslek yaşamımızda bazen “Bizler de çocuktuk bir zamanlar..” demeyi de es geçiyorsak eğer, çocukluğumuzu da gittiğimizde alalım hatta… Çünkü siz toprağın özelliklerini bilemezseniz tohumunuz ne derece kalite olursa olsun mahsul almanızı bekleyemezsiniz. Öğretilecek disiplin de her ne olursa olsun, bizler öğrenenlerin yani çocuklarımızın dünyasından bakamıyorsak, tek yaptığımız “bilgi aktaran” bir nevi USB (Universal Serial Bus) aygıtı özelliğini sergilemektir. Oysa ki, her alanda bu böyle ama özellikle müzik ve sanat çalışmalarında amaç öğrencinin içindeki yaratıcı gücü ortaya çıkarabilecek hayal dünyasını geliştirmesine olanak sunmaktır. Pablo Picasso'nun da ifade ettiği gibi “her çocuk sanatçıdır, asıl mesele büyüyünce de sanatçı kalabilmektir.” İşte bu yeni öğretim yaklaşımı olan “Animasyon Destekli Piyano Öğretim Yöntemi” ile çocuklarımızın içindeki sanatçıların kendini göstermesine fırsat vermiş olunacaktır.
Bir doktora çalışması olan bu araştırmayı özgün kılan ilk nokta, teknoloji çağı çocuklarının bilgisayarlı öğretim metoduyla piyanoyu ve kavramlarını daha iyi öğrenebileceklerine ve derslere daha da ilgiyle ve merakla gelebileceklerine dikkat çekmek, ikicisi daha önce dünyada müzik ya da piyanoya yönelik animasyonlar yapılsa da bu projedeki gibi sistematik ve metodolojik olarak ve hikâyeleştirilerek yapılan ilk animasyon örnekleri olması, üçüncüsü de Türkiye çıkışlı ve sadece müzik ile ilgili bir çizgi filmin kahramanlarını örnek alan çocukların, sanatsal aktivitelerle daha çok ilgilenmelerinin önünün açılabilmesi ve dördüncü olarak da çizgi filmdeki kahramanların kullandıkları sihirli güçlerin “müzikal yetenekler” olması sebebiyle öğrencilerin müzik yapmanın ayrıcalıklı bir yetenek olduğunu ve önemini fark etmeleri sağlanır. Tüm bunları “Müzik Ülkesi” adı altındaki bir ülkede geçen hikayeler eşliğinde gerçekleştiren bu yöntem, işte bu noktada önce öğrencilere müziği ve çalgıyı sevdirecek daha sonra da bu alana ilgilerini arttırarak çalışmalarını sağlayacaktır.
Deneysel sonuçlara göre piyano başarı puanları ve piyano performans testi puanlarının deney grubu (ADPÖ yöntemi uygulanan grup) lehine anlamlı farklılık olduğu bulunmuştur.
Görüşme sonuçlara göre, animasyonların, bilgisayar oyunlarının, piyano kitabının, renkli parmak eldivenlerinin ve oyun hamurlarının kullanılması, öğrenciler tarafından eğlenceli, dikkat çekici, öğretici, kalıcılığı güçlendirici, öğrenme ve yeniden hatırlamayı kolaylaştırıcı bulunmuştur. Netice olarak öğrenciler, piyano derslerinde bu materyallerin kullanılmasını sevmişlerdir.
Sonuçlara göre, teknoloji çağında yaşayan öğrenciler için, pirinç dolu şişeler, yoğurt kabından perküsyon aletleri gibi el yapımı materyallerle derslerin işlenilmesi bir noktadan sonrasında yeterli gelmemektedir. Çünkü öğretimin her alanında artık bilgisayarlar yerini almış bulunmaktaıdr. Dolayısıyla, öğrencilerin piyano derslerine ilgilerinin, devamlılıklarının, piyano başarılarının ve piyano performanslarının “Animasyon Destekli Piyano Öğretim Yöntemi” materyallerinin kullanılmasıyla, araştırma sonuçlarına bakıldığında arttırılabileceği düşünülerek ADPÖ yönteminin piyano derslerinde kullanımı ve yaygınlaştırılması önerilmektedir.