"Klasik edebiyatımızda şiir sanatına dair bize ulaşan müstakil bir kitap yoktur. Tanzimat devrinde şiire dair tartışmalar -neredeyse tamamen- gazete ve dergi sayfalarında yoğunlaşır. Cumhuriyet devrinde ise şiir sanatı üzerine zengin bir literatür karşımıza çıkar. Fakat şiir kadar, şiir hakkında söylenenlerin de ucu bucağı, eni-boyu yoktur. Şehzadenin filleri gibi, herkes bir ucundan tutar ve dokunabildiğinden hissettiği intibahları dile getirir.
Elinizdeki eser, adından da tahmin edileceği gibi bir inceleme ve araştırma mahsulü olmaktan çok, şiir üzerine teorik birtakım bahislerin kürsülerde takrir edilmesinden oluşuyor."
"Klasik edebiyatımızda şiir sanatına dair bize ulaşan müstakil bir kitap yoktur. Tanzimat devrinde şiire dair tartışmalar -neredeyse tamamen- gazete ve dergi sayfalarında yoğunlaşır. Cumhuriyet devrinde ise şiir sanatı üzerine zengin bir literatür karşımıza çıkar. Fakat şiir kadar, şiir hakkında söylenenlerin de ucu bucağı, eni-boyu yoktur. Şehzadenin filleri gibi, herkes bir ucundan tutar ve dokunabildiğinden hissettiği intibahları dile getirir.
Elinizdeki eser, adından da tahmin edileceği gibi bir inceleme ve araştırma mahsulü olmaktan çok, şiir üzerine teorik birtakım bahislerin kürsülerde takrir edilmesinden oluşuyor."