Cumhuriyetin kurucu ve resmi ideolojisi olarak Kemalizm, tarih boyunca egemen sınıfların hegemonya aracı ve birleştirici çimentosu oldu.
Aynı tarih boyunca işçiler, sınıfsız-kaynaşmış kütle söyleminin ardına gizlenen sınıf zorunu; köylüler, milletin efendisi yalanını; gayrimüslim azınlıklar yabancı sayılmayı, yok edilmeyi ve sürülmeyi; Aleviler, Sünni İslamın devlet dini kılınmasını ve Diyanet İşlerinde somutlanan devlet dini uygulamalarını; Kürtler, herkesin Türk ilan edilmesini, inkarı, imhayı yaşadılar ve kendi paylarına karşı koydular.
Kemalizm, bu direnişlerin ve egemenlerin iç çatışmalarının sonucunda eski rolünü oynayamaz hale geldi ve egemen sınıflar bir ideolojik hegemonya krizine tutuldu.
Bu kitap, farklı boyutları ve kapsamlarıyla dünden bugüne Kemalizmi ele alıyor ve irdeliyor.
Cumhuriyetin kurucu ve resmi ideolojisi olarak Kemalizm, tarih boyunca egemen sınıfların hegemonya aracı ve birleştirici çimentosu oldu.
Aynı tarih boyunca işçiler, sınıfsız-kaynaşmış kütle söyleminin ardına gizlenen sınıf zorunu; köylüler, milletin efendisi yalanını; gayrimüslim azınlıklar yabancı sayılmayı, yok edilmeyi ve sürülmeyi; Aleviler, Sünni İslamın devlet dini kılınmasını ve Diyanet İşlerinde somutlanan devlet dini uygulamalarını; Kürtler, herkesin Türk ilan edilmesini, inkarı, imhayı yaşadılar ve kendi paylarına karşı koydular.
Kemalizm, bu direnişlerin ve egemenlerin iç çatışmalarının sonucunda eski rolünü oynayamaz hale geldi ve egemen sınıflar bir ideolojik hegemonya krizine tutuldu.
Bu kitap, farklı boyutları ve kapsamlarıyla dünden bugüne Kemalizmi ele alıyor ve irdeliyor.