Osmanlı'dan Cumhuriyet Türkiye'sine intikal eden siyaset ve düşünce mirası ele alınırken tartışmaya değer, entelektüel zenginliğe vesile olabilecek isimlerden biri Said Halim Paşa'dır. Elbette, bunda Meşrutiyet Devri'ndeki Osmanlı aydınlarının, Batı karşısındaki tutumlarının düşünce dünyasında olduğu gibi toplumsallıkta da yol açtığı problemleri idrak etmesinin önemli bir payı söz konusudur. Gerek düşünce dünyasındaki yeri gerekse de siyasal konum itibarıyla birbirinden çok farklı değerlendirmelere tabi tutulsa da arayışlarını anlamlandırma çabalarının yeterli olmadığı söylenebilir.
Said Halim Paşa'nın düşüncelerini, farklı perspektifleri içerecek biçimde kritiğe tabi tutan Said Halim Paşa Kitabı Osmanlı Sadrazamı ve Düşünür, klişelere itibar etmeyen bakış açısıyla öne çıkıyor. Bu kapsamlı eserde kendi döneminin ve imparatorlukların ulus-devletlere dönüştüğü sürecin bir aktörü olarak Said Halim Paşa tüm boyutlarıyla anlatılıyor. Düşünürün kavramlaştırmaları bir yandan İslam siyaset düşüncesine uzanırken bazı yönlerden yirminci hatta yirmi birinci yüzyılın siyasi tartışmalarını, dahası onların gelişini haber vermekten de geri kalmıyor.
Derlemedeki metinler, bir yandan düşünürün hayat hikâyesinin Osmanlı Devleti'ndeki dönüşümlerden nasıl etkilendiğini resmederken, diğer taraftan yazdıklarını merkeze alarak eserlerinin izini sürüyor ve okuyuculara geçmiş, şimdi ve gelecek açısından bambaşka ufuklar açıyor. Said Halim Paşa Kitabı Avrupa emperyalizminin tüm dünyaya yayıldığı kriz sürecinde yaşanan siyasal ve diplomatik gerilimler kadar Said Halim Paşa'nın kişiliğini etkileyen faktörleri de inceliyor. Düşünceyle hayat ilişkisini çeşitli veçheleriyle irdeleyen çalışmada söz konusu edilen sadece bir şahsiyetin güzergâhı değildir. Zira Said Halim Paşa hakkında düşünmek, Osmanlı'nın en zor zamanlarında ifa ettiği sadareti ve sonrasında gerçekleşenleri çeşitli boyutlarıyla yeniden ele almak demek.
Kitap boyunca, yazarlarıyla aramızda yüzyıl olan metinler kadar, bize daha yakın hatta çok yakın makaleleri okuma fırsatınız olacak. Ama her durumda, bu metinlerin çağdaşı olmayı başarmamız şart. Bu yüzden Said Halim Paşa Kitabı, üzerinde düşünülecek zengin bir malzeme sunuyor. Tüm metinleriyle bu kitap, kamusal tasavvurları farklılık arz eden Said Halim Paşa hakkında bir bilanço denemesi. Aynı zamanda bundan sonra sadece Said Halim Paşa hakkında değil, modernleşme dönemi düşünce tarihimize dair tüm araştırmalar için esaslı bir kaynak.
Osmanlı'dan Cumhuriyet Türkiye'sine intikal eden siyaset ve düşünce mirası ele alınırken tartışmaya değer, entelektüel zenginliğe vesile olabilecek isimlerden biri Said Halim Paşa'dır. Elbette, bunda Meşrutiyet Devri'ndeki Osmanlı aydınlarının, Batı karşısındaki tutumlarının düşünce dünyasında olduğu gibi toplumsallıkta da yol açtığı problemleri idrak etmesinin önemli bir payı söz konusudur. Gerek düşünce dünyasındaki yeri gerekse de siyasal konum itibarıyla birbirinden çok farklı değerlendirmelere tabi tutulsa da arayışlarını anlamlandırma çabalarının yeterli olmadığı söylenebilir.
Said Halim Paşa'nın düşüncelerini, farklı perspektifleri içerecek biçimde kritiğe tabi tutan Said Halim Paşa Kitabı Osmanlı Sadrazamı ve Düşünür, klişelere itibar etmeyen bakış açısıyla öne çıkıyor. Bu kapsamlı eserde kendi döneminin ve imparatorlukların ulus-devletlere dönüştüğü sürecin bir aktörü olarak Said Halim Paşa tüm boyutlarıyla anlatılıyor. Düşünürün kavramlaştırmaları bir yandan İslam siyaset düşüncesine uzanırken bazı yönlerden yirminci hatta yirmi birinci yüzyılın siyasi tartışmalarını, dahası onların gelişini haber vermekten de geri kalmıyor.
Derlemedeki metinler, bir yandan düşünürün hayat hikâyesinin Osmanlı Devleti'ndeki dönüşümlerden nasıl etkilendiğini resmederken, diğer taraftan yazdıklarını merkeze alarak eserlerinin izini sürüyor ve okuyuculara geçmiş, şimdi ve gelecek açısından bambaşka ufuklar açıyor. Said Halim Paşa Kitabı Avrupa emperyalizminin tüm dünyaya yayıldığı kriz sürecinde yaşanan siyasal ve diplomatik gerilimler kadar Said Halim Paşa'nın kişiliğini etkileyen faktörleri de inceliyor. Düşünceyle hayat ilişkisini çeşitli veçheleriyle irdeleyen çalışmada söz konusu edilen sadece bir şahsiyetin güzergâhı değildir. Zira Said Halim Paşa hakkında düşünmek, Osmanlı'nın en zor zamanlarında ifa ettiği sadareti ve sonrasında gerçekleşenleri çeşitli boyutlarıyla yeniden ele almak demek.
Kitap boyunca, yazarlarıyla aramızda yüzyıl olan metinler kadar, bize daha yakın hatta çok yakın makaleleri okuma fırsatınız olacak. Ama her durumda, bu metinlerin çağdaşı olmayı başarmamız şart. Bu yüzden Said Halim Paşa Kitabı, üzerinde düşünülecek zengin bir malzeme sunuyor. Tüm metinleriyle bu kitap, kamusal tasavvurları farklılık arz eden Said Halim Paşa hakkında bir bilanço denemesi. Aynı zamanda bundan sonra sadece Said Halim Paşa hakkında değil, modernleşme dönemi düşünce tarihimize dair tüm araştırmalar için esaslı bir kaynak.