“Sandıktaki Kimlik”ler hep mi mahzun kalacak? Hep mi kederli, hep mi yıpranmış, hep mi solgun… Bir kadın ağlar, gözyaşlarını titrek parmaklarıyla silerek. Başka bir kadın görür onu; kendi özgürlüğüne, kendi varsıllığına sevinemez. Ilık gözyaşlarına dokunur, mutsuzluk ve yok sayılmışlık yakar ellerini. Kalem ne çok paylaşılmışlığa tercümandır çoğu kez.
İnsana dair sayısız öykü kanat çırpar yaşanmışlıklarımızın üzerinde. Okudukça bazen yaralanır, bazen sağlık buluruz. Ne ülkeler, ne şehirler bölebilir ortak hüzünlerimizi. Neşelerimiz zaten uçarı ve hep bizdendir. Sandıktaki Kimlik gizli kalanı, söyleme telaşında… Söylenmiş olanı kardeşçe pay etme derdinde…
Ver ellerini bize insanlık; ellerimiz uzansın hep birlikte, sevgilerle dolu bir iklime. Korkma biz de senin gibiyiz. Ta can evinden vurulmuş fakat yine de ölmemiş.
“Sandıktaki Kimlik”ler hep mi mahzun kalacak? Hep mi kederli, hep mi yıpranmış, hep mi solgun… Bir kadın ağlar, gözyaşlarını titrek parmaklarıyla silerek. Başka bir kadın görür onu; kendi özgürlüğüne, kendi varsıllığına sevinemez. Ilık gözyaşlarına dokunur, mutsuzluk ve yok sayılmışlık yakar ellerini. Kalem ne çok paylaşılmışlığa tercümandır çoğu kez.
İnsana dair sayısız öykü kanat çırpar yaşanmışlıklarımızın üzerinde. Okudukça bazen yaralanır, bazen sağlık buluruz. Ne ülkeler, ne şehirler bölebilir ortak hüzünlerimizi. Neşelerimiz zaten uçarı ve hep bizdendir. Sandıktaki Kimlik gizli kalanı, söyleme telaşında… Söylenmiş olanı kardeşçe pay etme derdinde…
Ver ellerini bize insanlık; ellerimiz uzansın hep birlikte, sevgilerle dolu bir iklime. Korkma biz de senin gibiyiz. Ta can evinden vurulmuş fakat yine de ölmemiş.