Elias Pantelides'in kitabı 16 anlatıdan oluşuyor ve savaş mağduru kişilerin biyografilerini içeriyor. Kitapta bir Maronit, bir İngiliz, dört Kıbrıslı Türk ve on Kıbrıslı Elen konuşuyor. Doğum yılları 1939'dan 1959'a kadar uzanan bu kişilerin 1974'e dair anıları, o günkü kadar canlı ve unutulmazdır.
1974'te Kıbrıs çok acı çekti. Karanlık ve yıkım dolu bu dönemi daha iyi anlamak için, zor ve acı verici olsa da 1950'li ve 1960'lı yıllarda yaşananları hatırlamak, bunun için bir hafıza yolculuğu yapmak şarttır.
Özellikle 1958, 1964 ve 1974 yıllarında birçok Kıbrıslı hayatını kaybetti; birçoğu kayboldu, bazıları da çok daha fazlasını, insanlıklarını kaybetti.
Kitaptaki anlatılar, Kıbrıs'ın kavurucu 1974 yazının getirdiği iki taraflı korkunç trajediyi gözler önüne seriyor. Kuşkusuz, bu trajediden herkes payına düşeni almıştır. Burada anlatılanlar sadece Kıbrıs'ta yaşananların küçük bir kesitini oluşturuyor.
Kitapta anılarını okuyucularla paylaşan 16 kişinin tümü de etnik köken, toplumsal cinsiyet, ana dil ve dini veya siyasi inançlarından bağımsız olarak Kıbrıs'a derin bir sevgiyle bağlıdır ve burada dile getirilen acı hikâyeler, biraz da bu sevginin ürünüdür.
Hepsi de özgür, birleşik, barış dolu, güvenlik içinde ve adil bir Kıbrıs umuyor…
Elias Pantelides'in kitabı 16 anlatıdan oluşuyor ve savaş mağduru kişilerin biyografilerini içeriyor. Kitapta bir Maronit, bir İngiliz, dört Kıbrıslı Türk ve on Kıbrıslı Elen konuşuyor. Doğum yılları 1939'dan 1959'a kadar uzanan bu kişilerin 1974'e dair anıları, o günkü kadar canlı ve unutulmazdır.
1974'te Kıbrıs çok acı çekti. Karanlık ve yıkım dolu bu dönemi daha iyi anlamak için, zor ve acı verici olsa da 1950'li ve 1960'lı yıllarda yaşananları hatırlamak, bunun için bir hafıza yolculuğu yapmak şarttır.
Özellikle 1958, 1964 ve 1974 yıllarında birçok Kıbrıslı hayatını kaybetti; birçoğu kayboldu, bazıları da çok daha fazlasını, insanlıklarını kaybetti.
Kitaptaki anlatılar, Kıbrıs'ın kavurucu 1974 yazının getirdiği iki taraflı korkunç trajediyi gözler önüne seriyor. Kuşkusuz, bu trajediden herkes payına düşeni almıştır. Burada anlatılanlar sadece Kıbrıs'ta yaşananların küçük bir kesitini oluşturuyor.
Kitapta anılarını okuyucularla paylaşan 16 kişinin tümü de etnik köken, toplumsal cinsiyet, ana dil ve dini veya siyasi inançlarından bağımsız olarak Kıbrıs'a derin bir sevgiyle bağlıdır ve burada dile getirilen acı hikâyeler, biraz da bu sevginin ürünüdür.
Hepsi de özgür, birleşik, barış dolu, güvenlik içinde ve adil bir Kıbrıs umuyor…