Bilindiği üzere dünyada yine bir ilk belki de tek olarak, İngiliz liginde teknik adamlar maçları tribünde yüksekçe bir yerden, zeminden yaklaşık on beş yirmi metre yükseklikte kendileri için ayrılmış olan yerden seyrediyorlar. Zaman zaman saha kenarına kadar inseler de, teknik taktik kurulumu oradan gözlemliyor ve oradan yönetiyorlar takımı. Bir ara bizde de konuşulmuştu bu sanırım. Böyle bir uygulamanın daha doğru olduğu, olacağı üzerine bir şeyler yazılıp çizilmişti.
Bana kalırsa da teknik adamların yüksekten oyunu izlemeleri ve müdahale etmeleri daha uygun. Sahanın bittiği yerde, zeminden pek göremeyecekleri görseler bile geç kalabilecekleri birçok aksaklığı yukarıdan daha iyi gözlemleyebilirler... Aslında bu vaziyet, İngilizlerin dış politikalarının da yansıması değil mi? Yüksekten bakıp olan bitene hakim olma çabası... Kuper'in kulakları bir kez daha çınlasın o zaman. Boşuna futbol asla ve asla sadece futbol değildir dememişti... "
Bilindiği üzere dünyada yine bir ilk belki de tek olarak, İngiliz liginde teknik adamlar maçları tribünde yüksekçe bir yerden, zeminden yaklaşık on beş yirmi metre yükseklikte kendileri için ayrılmış olan yerden seyrediyorlar. Zaman zaman saha kenarına kadar inseler de, teknik taktik kurulumu oradan gözlemliyor ve oradan yönetiyorlar takımı. Bir ara bizde de konuşulmuştu bu sanırım. Böyle bir uygulamanın daha doğru olduğu, olacağı üzerine bir şeyler yazılıp çizilmişti.
Bana kalırsa da teknik adamların yüksekten oyunu izlemeleri ve müdahale etmeleri daha uygun. Sahanın bittiği yerde, zeminden pek göremeyecekleri görseler bile geç kalabilecekleri birçok aksaklığı yukarıdan daha iyi gözlemleyebilirler... Aslında bu vaziyet, İngilizlerin dış politikalarının da yansıması değil mi? Yüksekten bakıp olan bitene hakim olma çabası... Kuper'in kulakları bir kez daha çınlasın o zaman. Boşuna futbol asla ve asla sadece futbol değildir dememişti... "