1802 yılında, Fransa tarihinin en çalkantılı günlerinde, dünyaya geldi büyük Fransız şair ve yazarı Victor Hugo ''Sefiller''i 19.yüzyılın en tanınmış ve sevilmiş klasik yapıtlarının başında gelir. ''Sefiller''i 1851'de fransa topraklarını terk ederek yirmi yıllık gönüllü bir sürgünü geçireceği Channel adalarında yazmıştır.
Duyarlı ve haksızlıklara her durumda karşı çıkan bir yazardır. Barış, özgürlük ve toplumsal adaletin gerçekleşeceğine olan inancıyla, insanlığa güven aşılayan Hugo tüm değerleri dünya edebiyatının başyapıtlarından sayılan bu eseri ile vurgulamıştır. Güçlü anlatım, sevinç ve acıları ifade etmedeki sadelik ve sıcaklığıyla edindiği seçkin yeri de sonuna dek hak etmektedir.
19. yüzyıl Paris'inden insan manzaraları; ''Sefiller.'' Romanın kahramanları; kürek mahkumu Jean Valjean ve polis müfettişi Javert arasında sürüp giden bir kovalamacanın hikayesi üzerine kuruludur. Hugo bu romanıyla çağının sanatçılarını derinden etkilemiş; yaşadığı yüzyıla damgasını vuran belli başlı sorunları, halkın özgürlük tutkusunu değişik bir biçim ve şiirsel bir biçimle dile getirmiştir.
1802 yılında, Fransa tarihinin en çalkantılı günlerinde, dünyaya geldi büyük Fransız şair ve yazarı Victor Hugo ''Sefiller''i 19.yüzyılın en tanınmış ve sevilmiş klasik yapıtlarının başında gelir. ''Sefiller''i 1851'de fransa topraklarını terk ederek yirmi yıllık gönüllü bir sürgünü geçireceği Channel adalarında yazmıştır.
Duyarlı ve haksızlıklara her durumda karşı çıkan bir yazardır. Barış, özgürlük ve toplumsal adaletin gerçekleşeceğine olan inancıyla, insanlığa güven aşılayan Hugo tüm değerleri dünya edebiyatının başyapıtlarından sayılan bu eseri ile vurgulamıştır. Güçlü anlatım, sevinç ve acıları ifade etmedeki sadelik ve sıcaklığıyla edindiği seçkin yeri de sonuna dek hak etmektedir.
19. yüzyıl Paris'inden insan manzaraları; ''Sefiller.'' Romanın kahramanları; kürek mahkumu Jean Valjean ve polis müfettişi Javert arasında sürüp giden bir kovalamacanın hikayesi üzerine kuruludur. Hugo bu romanıyla çağının sanatçılarını derinden etkilemiş; yaşadığı yüzyıla damgasını vuran belli başlı sorunları, halkın özgürlük tutkusunu değişik bir biçim ve şiirsel bir biçimle dile getirmiştir.