İnsanın içinde biraz da umut var işte. Biraz mavilik, biraz pembe.
Biraz izdüşümü var tüm hayallerin. Biraz dua, biraz dilek, biraz da yakarış. İşte “Şehbal” bu aslında. Yüreği pırıl pırıl bir kalemin pırıltıları.
Kâğıda şiirle çizdiği rengârenk bir tablo
“Şehbal!” Şiir süsü verilmiş bir çocuk tebessümü. Bir uçurtma özgürlüğü.
Şehbal, biraz da ayrılık. Biraz da kavuşamama. Biraz da karanlık bir sokak veya o sokağı kaplayan bir sis. Makberlerin üzerinde geziniyor elleri. Çay yudumlayan bir hayalet gibi. İyi bir şairin, yürek sesinin çığlığı biraz da. Gökyüzüne aşık, gökyüzüne haykıran...
Şehbal, her şeyden biraz işte. İstanbul'dan biraz. Dünden, yarından ama en çok da bugünden biraz. Şehbal biraz sizden, biraz bizden biraz.
Yüreği pırıl pırıl bir şairin pırıltıları okuyacaklarınız. Şehbal, bol bol şiir biraz; ince, zarif ve tadına doyulmaz...
İnsanın içinde biraz da umut var işte. Biraz mavilik, biraz pembe.
Biraz izdüşümü var tüm hayallerin. Biraz dua, biraz dilek, biraz da yakarış. İşte “Şehbal” bu aslında. Yüreği pırıl pırıl bir kalemin pırıltıları.
Kâğıda şiirle çizdiği rengârenk bir tablo
“Şehbal!” Şiir süsü verilmiş bir çocuk tebessümü. Bir uçurtma özgürlüğü.
Şehbal, biraz da ayrılık. Biraz da kavuşamama. Biraz da karanlık bir sokak veya o sokağı kaplayan bir sis. Makberlerin üzerinde geziniyor elleri. Çay yudumlayan bir hayalet gibi. İyi bir şairin, yürek sesinin çığlığı biraz da. Gökyüzüne aşık, gökyüzüne haykıran...
Şehbal, her şeyden biraz işte. İstanbul'dan biraz. Dünden, yarından ama en çok da bugünden biraz. Şehbal biraz sizden, biraz bizden biraz.
Yüreği pırıl pırıl bir şairin pırıltıları okuyacaklarınız. Şehbal, bol bol şiir biraz; ince, zarif ve tadına doyulmaz...