Şüphesiz ki Selefin menheci, akide ve amel bakımından islam'ın hak menhecidir. O, bu yönüyle müstakim dosdoğru çizgiyi ve Nebi'in kendilerinden razı olarak ayrıldığı ilk dönem Müslümanlarının üzerinde bulunduğu asıl alanı temsil eder. Kelam fırkaları arasında tartışmalar çıktığı ve bu çekişmeler, Dinin asılları/temelleri etrafında dönüp durduğu zaman 'Selef ıstılahı zahir ve meşhur olmuştur. Herkes Selefe intisab etmeye çalışmış ve kendi üzerinde bulunduğu durumun, Selefi Salih'in üzerinde bulunduğu durum olduğunu ilan etmiştir.
Şüphesiz ki Selefin menheci, akide ve amel bakımından islam'ın hak menhecidir. O, bu yönüyle müstakim dosdoğru çizgiyi ve Nebi'in kendilerinden razı olarak ayrıldığı ilk dönem Müslümanlarının üzerinde bulunduğu asıl alanı temsil eder. Kelam fırkaları arasında tartışmalar çıktığı ve bu çekişmeler, Dinin asılları/temelleri etrafında dönüp durduğu zaman 'Selef ıstılahı zahir ve meşhur olmuştur. Herkes Selefe intisab etmeye çalışmış ve kendi üzerinde bulunduğu durumun, Selefi Salih'in üzerinde bulunduğu durum olduğunu ilan etmiştir.