Şimdi herkesi bir kenara bırakarak, aslında senin acılarının, seni nasıl beslediğine bakmalısın bence.
Okuduğun kitaplardan, izlediğin ekranlardan çok, sen önemlisin.
Herkesten daha fazla.
Kimin için mi?
Kendin için, desem.
Kendin için elbette.
Kime faydası var, sımsıkı tutunduğun öfkelerinin?
Her defasında canını daha çok acıtmasına izin verdiğin, kendinden başka el üstünde tuttuklarının.
Şimdi dön bir bak kendine.
Hani o seni raflara çeken kitaplar ve çözüm aramak için tutuştuğun her şey var ya.
Bir dur sadece.
Her yerde aradığın şey aslında tek bir yerde duruyor.
Nerede mi?
Sadece yüreğinde.
Sadece senin özünde.
Senin acılarının, öfkelerinin ilacı, sadece senin yüreğinde.
Okuduğun her kitap da aynı şeyi söylüyor, öyle değil mi?
“Kendin ol.”
O zaman gerçekten seni öfkelendirenlere bağırıp çağırmak, ağlayıp sızlamak yerine kendine bir bakmayı denemelisin.
Kendini nerede bıraktığını, neden bıraktığını hatırlayarak.
Şimdi herkesi bir kenara bırakarak, aslında senin acılarının, seni nasıl beslediğine bakmalısın bence.
Okuduğun kitaplardan, izlediğin ekranlardan çok, sen önemlisin.
Herkesten daha fazla.
Kimin için mi?
Kendin için, desem.
Kendin için elbette.
Kime faydası var, sımsıkı tutunduğun öfkelerinin?
Her defasında canını daha çok acıtmasına izin verdiğin, kendinden başka el üstünde tuttuklarının.
Şimdi dön bir bak kendine.
Hani o seni raflara çeken kitaplar ve çözüm aramak için tutuştuğun her şey var ya.
Bir dur sadece.
Her yerde aradığın şey aslında tek bir yerde duruyor.
Nerede mi?
Sadece yüreğinde.
Sadece senin özünde.
Senin acılarının, öfkelerinin ilacı, sadece senin yüreğinde.
Okuduğun her kitap da aynı şeyi söylüyor, öyle değil mi?
“Kendin ol.”
O zaman gerçekten seni öfkelendirenlere bağırıp çağırmak, ağlayıp sızlamak yerine kendine bir bakmayı denemelisin.
Kendini nerede bıraktığını, neden bıraktığını hatırlayarak.