Nihat Behram'ın, efsaneleşen unutulmaz kitabı "Ser Verip Sır Vermeyen Bir Yiğit" uzun yasaklı yıllardan sonra yine okuruyla buluşuyor. Behram, bu belgesel anlatısında, halka bağlılık ve inancın karşısında işkencenin gücünü yitirişini seslendiriyor. İlk yazıldığı 1976'dan bu yana geçen ve beraatle sonuçlanan yasaklı sürecinin, yasaklara karşı mücadelesinin öyküsü ve albümle genişletilen bu yapıtında Behram 12 Mart Dönemi'ndeki ölümüne direnişiyle efsaneleşen İbrahim Kaypakkaya'yı anlatırken, bir döneme de ışık tutuyor. Altmışlı yıllardan başlayan kültür, demokrasi ve özgürlük mücadelesine, resmi tarih dışında bir perspektif arayanlara, bu süreci devrimci bir aydın ruhuyla solumuş olan Behram'ın ürünleri önemli bir kaynaktır.
Nihat Behram'ın, efsaneleşen unutulmaz kitabı "Ser Verip Sır Vermeyen Bir Yiğit" uzun yasaklı yıllardan sonra yine okuruyla buluşuyor. Behram, bu belgesel anlatısında, halka bağlılık ve inancın karşısında işkencenin gücünü yitirişini seslendiriyor. İlk yazıldığı 1976'dan bu yana geçen ve beraatle sonuçlanan yasaklı sürecinin, yasaklara karşı mücadelesinin öyküsü ve albümle genişletilen bu yapıtında Behram 12 Mart Dönemi'ndeki ölümüne direnişiyle efsaneleşen İbrahim Kaypakkaya'yı anlatırken, bir döneme de ışık tutuyor. Altmışlı yıllardan başlayan kültür, demokrasi ve özgürlük mücadelesine, resmi tarih dışında bir perspektif arayanlara, bu süreci devrimci bir aydın ruhuyla solumuş olan Behram'ın ürünleri önemli bir kaynaktır.