Cumhuriyet rejiminin manevî ideolojisini kurmak amacıyla yazılmış bir ütopya!“Ben bir esir idim; hür olmak istedim.”
Hür olmayı istemek, belki de insan tabiatının arzuladığı en mukaddes şey.Özellikle istibdat denilen zulmü bilahare tecrübe etmiş kişiler için. İşte bu mukaddes istek Ahmet Ağaoğlu'nun kelimelere döktüğü bu eserde somutluk kazanıyor!
“Hem sade, hem yüksek! İşte yaşamak sanatı!”
Ütopya edebiyatımızın sınırlı sayıdaki mahsullerinin en kıymetlilerinden biri olan Serbest İnsanlar Ülkesi'nde, bugün dahi geçerliliğini yitirmemiş fikirleriyle bir kez daha yayında. Döneminin en dinamik ve mühim fikir insanlarından olan Ahmet Ağaoğlu, bir özgürlük ütopyası ile karşınızda!
“Açık düşünür, açık söyler, açıkça hareket eder.”
Cumhuriyetin henüz emeklediği çağda, bu kutlu rejime siyasî, içtimaî, manevî bir boyut kazandırmak gayesiyle kaleme alınan bu eser; özgürlüğün mümkün olduğu bir ülkeyi okuyucuya sunuyor. Türk edebiyatının ilk ütopya ülkelerinden olan Serbest İnsanlar Ülkesi'ne: Hoş geldiniz!
.
Cumhuriyet rejiminin manevî ideolojisini kurmak amacıyla yazılmış bir ütopya!“Ben bir esir idim; hür olmak istedim.”
Hür olmayı istemek, belki de insan tabiatının arzuladığı en mukaddes şey.Özellikle istibdat denilen zulmü bilahare tecrübe etmiş kişiler için. İşte bu mukaddes istek Ahmet Ağaoğlu'nun kelimelere döktüğü bu eserde somutluk kazanıyor!
“Hem sade, hem yüksek! İşte yaşamak sanatı!”
Ütopya edebiyatımızın sınırlı sayıdaki mahsullerinin en kıymetlilerinden biri olan Serbest İnsanlar Ülkesi'nde, bugün dahi geçerliliğini yitirmemiş fikirleriyle bir kez daha yayında. Döneminin en dinamik ve mühim fikir insanlarından olan Ahmet Ağaoğlu, bir özgürlük ütopyası ile karşınızda!
“Açık düşünür, açık söyler, açıkça hareket eder.”
Cumhuriyetin henüz emeklediği çağda, bu kutlu rejime siyasî, içtimaî, manevî bir boyut kazandırmak gayesiyle kaleme alınan bu eser; özgürlüğün mümkün olduğu bir ülkeyi okuyucuya sunuyor. Türk edebiyatının ilk ütopya ülkelerinden olan Serbest İnsanlar Ülkesi'ne: Hoş geldiniz!
.