Sergüzeşt, hürriyetin veyahut esaretin ne demek olduğunu ve bu topraklardaki karşılıklarının zamanla nasıl ve ne yönde değiştiğini düşünmemizi mümkün kılıyor. Eser, 'diğerlerinin algılarına riayet etmek' ile 'insanın yüksek hisleri' arasındaki sıkıntılı ilişkinin mahiyetini derinlemesine bir dil kuvvetiyle mütalaa etmekte ve bu suretle okuru hislerin, anıların ve düşüncenin arasında deveran ettirmektedir.
Yazar Hakkında:
1860 yılında İstanbul'da doğan Samipaşazade, devrin meşhur Maarif Nazırı Abdurrahman Sami Paşa'nın oğludur. Zamanın entelektüel çevrelerinin sıkça ziyaret ettiği kalabalık bir konakta büyümüştür. Burada Farsça, Fransızca, Arapça ve Almanca öğrenme imkanı bulmuştur. 1880'de memuriyete girmiş ve daha sonra Londra elçiliğinde görev almıştır. Sergüzeşt'in yayınlanmasından sonra, göz hapsine alındığını düşünmüş ve Paris'e gitmiştir. Meşrutiyetin ilanıyla birlikte yurduna geri dönmüş, ardından Madrid elçisi olarak atanmıştır.
Dünya savaşı sırasında ise İsviçre'ye giden ve savaş bitene kadar orada kalan Samipaşazade Sezai, 1936'da İstanbul'da vefat etmiştir.
Sergüzeşt, hürriyetin veyahut esaretin ne demek olduğunu ve bu topraklardaki karşılıklarının zamanla nasıl ve ne yönde değiştiğini düşünmemizi mümkün kılıyor. Eser, 'diğerlerinin algılarına riayet etmek' ile 'insanın yüksek hisleri' arasındaki sıkıntılı ilişkinin mahiyetini derinlemesine bir dil kuvvetiyle mütalaa etmekte ve bu suretle okuru hislerin, anıların ve düşüncenin arasında deveran ettirmektedir.
Yazar Hakkında:
1860 yılında İstanbul'da doğan Samipaşazade, devrin meşhur Maarif Nazırı Abdurrahman Sami Paşa'nın oğludur. Zamanın entelektüel çevrelerinin sıkça ziyaret ettiği kalabalık bir konakta büyümüştür. Burada Farsça, Fransızca, Arapça ve Almanca öğrenme imkanı bulmuştur. 1880'de memuriyete girmiş ve daha sonra Londra elçiliğinde görev almıştır. Sergüzeşt'in yayınlanmasından sonra, göz hapsine alındığını düşünmüş ve Paris'e gitmiştir. Meşrutiyetin ilanıyla birlikte yurduna geri dönmüş, ardından Madrid elçisi olarak atanmıştır.
Dünya savaşı sırasında ise İsviçre'ye giden ve savaş bitene kadar orada kalan Samipaşazade Sezai, 1936'da İstanbul'da vefat etmiştir.