René Girard, Şiddet ve Kutsal'da şiddetin kaynağında kutsalın bulunduğunu iddia ediyor. Uygarlığımızın merkezindeki yapının köklerine inerek tarih boyunca görüldüğü, edebiyat ve mitte temsil edildiği haliyle şiddeti araştırıyor. İnsan kötülüğüne dair çığır açan bu incelemede İncil anlatıları ile Yunan tragedyalarını özgün bir bakış açısıyla yeniden okumasının yanı sıra, tarihin ilk kültürel ve toplumsal kurumlarına ve ilk kurban törenlerine evrensel bir açıklama getirmek için sosyoloji, etnoloji ve psikanalizden faydalanıyor.
Zarif ve açık bir dille kaleme aldığı bu araştırma hem önemli bir bilimsel çalışma hem de edebi bir eser. Belki de Girard'ın en büyük meziyeti bu…
René Girard, Şiddet ve Kutsal'da şiddetin kaynağında kutsalın bulunduğunu iddia ediyor. Uygarlığımızın merkezindeki yapının köklerine inerek tarih boyunca görüldüğü, edebiyat ve mitte temsil edildiği haliyle şiddeti araştırıyor. İnsan kötülüğüne dair çığır açan bu incelemede İncil anlatıları ile Yunan tragedyalarını özgün bir bakış açısıyla yeniden okumasının yanı sıra, tarihin ilk kültürel ve toplumsal kurumlarına ve ilk kurban törenlerine evrensel bir açıklama getirmek için sosyoloji, etnoloji ve psikanalizden faydalanıyor.
Zarif ve açık bir dille kaleme aldığı bu araştırma hem önemli bir bilimsel çalışma hem de edebi bir eser. Belki de Girard'ın en büyük meziyeti bu…