Abdülkadir Bâbanî'nin 1870 yılında Farsça kaleme aldığı, çeşitli bölge ve farklı siyasi alanlarda bulunan Kürtlerin tarihini yazma gayesiyle eserine Siyeru'l-Ekrad adını verdiği ancak sadece Bâban ve Erdelan Kürtleri tarihinin belli dönemlerini kaleme alabilme fırsatı bulduğundan söz konusu tarihsel anlatılara münhasır bir adlandırmayla sınırlı kaldığı yazma bir eserdir. Eser XIV. yüzyıldan XIX. yüzyılın üçüncü çeyreğine kadar olan tarihsel süreçte Bâban ve Erdelan hanedanlıklarında geçen kimi olay ve olguları ihtiva etmektedir.
Bu çerçevede yazar eserini, söz konusu hanedanlıkların hâkim olduğu coğrafyada gerek kendi içlerindeki iktidar mücadeleleri gerekse Osmanlı ve İran devletleriyle geliştirdikleri ilişkileri, konjonktürel gelişmeler dâhilinde ve yerel tarihsel anlatıya bağlı kalarak aktarmıştır.
Abdülkadir Bâbanî'nin 1870 yılında Farsça kaleme aldığı, çeşitli bölge ve farklı siyasi alanlarda bulunan Kürtlerin tarihini yazma gayesiyle eserine Siyeru'l-Ekrad adını verdiği ancak sadece Bâban ve Erdelan Kürtleri tarihinin belli dönemlerini kaleme alabilme fırsatı bulduğundan söz konusu tarihsel anlatılara münhasır bir adlandırmayla sınırlı kaldığı yazma bir eserdir. Eser XIV. yüzyıldan XIX. yüzyılın üçüncü çeyreğine kadar olan tarihsel süreçte Bâban ve Erdelan hanedanlıklarında geçen kimi olay ve olguları ihtiva etmektedir.
Bu çerçevede yazar eserini, söz konusu hanedanlıkların hâkim olduğu coğrafyada gerek kendi içlerindeki iktidar mücadeleleri gerekse Osmanlı ve İran devletleriyle geliştirdikleri ilişkileri, konjonktürel gelişmeler dâhilinde ve yerel tarihsel anlatıya bağlı kalarak aktarmıştır.