"Ben Cengiz Kağan! Türklerin Son Hükümdarı ve Ulu Gün'ün Hakanı. Yüce Milletimi Acun üstünde hâkim kılacağıma, gök kubbenin altını düşmanlarıma dar edeceğime, yoluma baş koyanlara adil olacağıma, zalimin zulmüne ve hükmüne boyun eğmeyeceğime, siz atalarımın huzurunda ant olsun… Sözümde duramazsam eğer Gök Girsin Kızıl Çıksın!"
Ettiği yeminin ardından, oradaki tüm askerler hep bir ağızdan aynı cümleyle yeri göğü inlettiler.
"Gök Girsin Kızıl Çıksın!"
Son Kağan; kökleri Orta Asya Türk tarihine dayanan "Kut" inancından yola çıkarak, okurlarını geçmişte, günümüzde ve gelecekte maceralı, hareketli, sıra dışı bir yolculuğa davet ediyor. Gerçek ile gerçeküstünün mükemmel bir şekilde harmanlandığı, güncel konularla iç içe, "Neden olmasın?" dedirtecek kadar sizi içine alan, ulusal bilinç ve gururu okşayan bir yapıt. Tam Bağımsızlık bilincinin önemine yapılan güçlü vurgularla, soluksuz okunacak bir roman.
"Ben Cengiz Kağan! Türklerin Son Hükümdarı ve Ulu Gün'ün Hakanı. Yüce Milletimi Acun üstünde hâkim kılacağıma, gök kubbenin altını düşmanlarıma dar edeceğime, yoluma baş koyanlara adil olacağıma, zalimin zulmüne ve hükmüne boyun eğmeyeceğime, siz atalarımın huzurunda ant olsun… Sözümde duramazsam eğer Gök Girsin Kızıl Çıksın!"
Ettiği yeminin ardından, oradaki tüm askerler hep bir ağızdan aynı cümleyle yeri göğü inlettiler.
"Gök Girsin Kızıl Çıksın!"
Son Kağan; kökleri Orta Asya Türk tarihine dayanan "Kut" inancından yola çıkarak, okurlarını geçmişte, günümüzde ve gelecekte maceralı, hareketli, sıra dışı bir yolculuğa davet ediyor. Gerçek ile gerçeküstünün mükemmel bir şekilde harmanlandığı, güncel konularla iç içe, "Neden olmasın?" dedirtecek kadar sizi içine alan, ulusal bilinç ve gururu okşayan bir yapıt. Tam Bağımsızlık bilincinin önemine yapılan güçlü vurgularla, soluksuz okunacak bir roman.