Ahmet Tevfik Paşa, yakın tarihimizin öne çıkan simalarından birisidir. Hayatının büyük bir kısmını devletin farklı kademelerinde milletine hizmet ederek geçiren Paşa, İmparatorluktan ulus devlete geçiş sürecinin en yakın tanıklarındandır. 1885 yılında Bâbıâli Tercüme odasında kâtip olarak göreve başladığı memuriyet hayatını, Sefaret katiplikleri, Büyükelçilik, Meclis-i Mebusan ve Meclis-i Ayan üyeliği, hariciye Nazırlığı gibi Osmanlı Devleti'nin en önemli makamlarında bulunduktan sonra 1922 yılında "Son Sadrazam" olarak tamamlamıştır. Yarım asrı aşan devlet hizmetinde, farklı padişahlarla çalışan ve devletin en buhranlı dönemlerinde önemli görevlere getirilen Ahmet Tevfik Paşa, bu yönüyle "zor günlerin adamı" olma vasfını kazanmıştır. Elinizdeki bu kitap, Osmanlı Devleti'nin son sadrazamının hayatına ışık tutmasının yanı sıra, onun yaşadığı zor yılları mercek altına alarak alanındaki önemli bir boşluğu doldurmaktadır.
Ahmet Tevfik Paşa, yakın tarihimizin öne çıkan simalarından birisidir. Hayatının büyük bir kısmını devletin farklı kademelerinde milletine hizmet ederek geçiren Paşa, İmparatorluktan ulus devlete geçiş sürecinin en yakın tanıklarındandır. 1885 yılında Bâbıâli Tercüme odasında kâtip olarak göreve başladığı memuriyet hayatını, Sefaret katiplikleri, Büyükelçilik, Meclis-i Mebusan ve Meclis-i Ayan üyeliği, hariciye Nazırlığı gibi Osmanlı Devleti'nin en önemli makamlarında bulunduktan sonra 1922 yılında "Son Sadrazam" olarak tamamlamıştır. Yarım asrı aşan devlet hizmetinde, farklı padişahlarla çalışan ve devletin en buhranlı dönemlerinde önemli görevlere getirilen Ahmet Tevfik Paşa, bu yönüyle "zor günlerin adamı" olma vasfını kazanmıştır. Elinizdeki bu kitap, Osmanlı Devleti'nin son sadrazamının hayatına ışık tutmasının yanı sıra, onun yaşadığı zor yılları mercek altına alarak alanındaki önemli bir boşluğu doldurmaktadır.