Rasulullah (s.a.v) efendimizin hayatını öğrenmek bir nevi ibadettir. Allah-u Teala şöyle buyuruyor; Andolsun, Allah'ın rasülü'nde sizin için; Allah'a ve ahşret gününe kavuşmayı uman ve Allah'ı çok zikreden kimseler için (en) güzel bir örnek vardır.
(Ahzab 21)
Bizler, Hz. Peygamber sallahü aleyhi vesellem'e uymakla mükellefiz. Ona uyabilmemiz ve onun izinde gidebilmemiz ise ancak onun hayatını okumakla ve hakkıyla anlamak ile mümkün olabilir.
Malumdur ki "Vacibin ancak kendisiyle tamama erdiği şey[i bilip-yerine getirmek] de vaciptir." Kuşkusuz Sahabe, Tabiun ve onlardan sonraki ilk nesiller Allah Resulünün hayatını öğrenme ve öğretme konusuna, çok üstün gayret göstermişlerdir. Mesela Ali b. el-Huseyn'in şöyle demiştir: "Bizlere, aleyhi'ssalatu ve's-selam Efendimiz'in gazveleri, tepki Kur'andan bir süre öğretilir gibi öğretilirdi."
Rasulullah (s.a.v) efendimizin hayatını öğrenmek bir nevi ibadettir. Allah-u Teala şöyle buyuruyor; Andolsun, Allah'ın rasülü'nde sizin için; Allah'a ve ahşret gününe kavuşmayı uman ve Allah'ı çok zikreden kimseler için (en) güzel bir örnek vardır.
(Ahzab 21)
Bizler, Hz. Peygamber sallahü aleyhi vesellem'e uymakla mükellefiz. Ona uyabilmemiz ve onun izinde gidebilmemiz ise ancak onun hayatını okumakla ve hakkıyla anlamak ile mümkün olabilir.
Malumdur ki "Vacibin ancak kendisiyle tamama erdiği şey[i bilip-yerine getirmek] de vaciptir." Kuşkusuz Sahabe, Tabiun ve onlardan sonraki ilk nesiller Allah Resulünün hayatını öğrenme ve öğretme konusuna, çok üstün gayret göstermişlerdir. Mesela Ali b. el-Huseyn'in şöyle demiştir: "Bizlere, aleyhi'ssalatu ve's-selam Efendimiz'in gazveleri, tepki Kur'andan bir süre öğretilir gibi öğretilirdi."