Bilişim personeli kavramı çatı bir kavram olup, bu kavramın altında pek çok alt meslek grubu yer almaktadır. Bu bağlamda, sistem ve ağ uzmanı, yazılımcı, programcı gibi meslek grupları bilişim personeli adı altında yer alan meslek gruplarıdır. Çeşitli kamu kurumları tarafından sözleşmeli bilişim personeli alımı yapılırken tüm bu meslek gruplarını kapsamına alan çatı kavram olarak bilişim personeli adı yer almakla birlikte, alt tanımlamalarda diğer kadrolar yer almaktadır.
Bir kişinin bilişim personeli olabilmesi için, bilgisayar mühendisliği gibi bilgisayar ile ilgili alanlardan mezun olması gerekmektedir. Ancak bu yeterli olmayıp, pek çok kurum personel alımı yaparken kişinin yaptığı işlere, bulunduğu birimin büyüklüğüne, kariyerine ve mesleki tecrübesine bakmaktadır. Bunun sonucu olarak, bilişim uzmanlığı alanında en önemli husus mesleki tecrübe olup, mesleki tecrübe artıkça kişinin hukuksal olarak elde edeceği haklar ona paralel şekilde değişmektedir.
Pek çok kurum bilişim uzmanı istihdamını sözleşmeli personel istihdamı şeklinde gerçekleştirmekte olup, buna yönelik alım ilanları yayınlamaktadır. Söz konusu ilan üzerine gerekli süreçten geçerek kurumla sözleşme imzalanmakta ve bilişim uzmanı bu şekilde göreve başlamaktadır.
Sözleşmeli bilişim personeli istihdamı, 375 sayılı “657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu, 926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu, 2802 Sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu, 2914 Sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu, 5434 Sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu İle Diğer Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması, Devlet Memurları Ve Diğer Kamu Görevlilerine Memuriyet Taban Aylığı Ve Kıdem Aylığı İle Ek Tazminat Ödenmesi Hakkında Kanun Hükmünde Kararname”nin Ek 6'ncı maddesi ile, 31/12/2008 Tarihli ve 27097 sayılı Resmi gazetede yayımlanan “Kamu Kuruluşlarının Büyük Ölçekli Bilgi İşlem Birimlerinde Sözleşmeli Bilişim Personeli İstihdamına İlişkin Esas ve Usuller Hakkındaki Yönetmelik” hükümleri kapsamında yapılmaktadır.
Uygulamada, söz konusu yönetmelik hükümleri uyarınca düzenlenen sözleşme, ilgili kamu kurumu tarafından tek taraflı olarak ve Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde düzenlenmekte ve istihdam edilen bilişim personeli tarafından imzalanmaktadır.
Söz konusu istihdam sözleşmeleri ilgili Yönetmelik hükümlerine dayanmakla birlikte, Yönetmelik hükümlerinin cezai şarta dair hükümlerinin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 4857 sayılı İş Kanunu hükümleri bağlamında irdelenmesi gerekmektedir. Zira, istihdam sözleşmelerinin feshi halinde, istihdam edilen aleyhine olan hükümler işletilmekte ve istihdam edilenin itirazı üzerine istihdam edilenden talep edilen cezai şart niteliğindeki tazminatın ödenmesi hususu dava konusu yapılmaktadır.
Bu çalışmada, büyük ölçekli bilgi işlem birimi kavramına, sözleşmeli bilişim personeli istihdam usulüne, sözleşmeli bilişim personeli istihdamına dair usul ve esaslara, sözleşmenin fesih koşullarına, sözleşmenin feshinin sonuçlarına, sözleşme kapsamında ceza şartın hukuki boyutlarına ve hukuka uygunluğuna değinildikten sonra, bu hususta açılan davalara, bu davalarda verilen kararlara ve diğer önemli hususlara örneklerle birlikte yer verilecektir. Açıklamalarımızı Yargıtay içtihatları ile destekleyeceğiz.
Bilişim personeli kavramı çatı bir kavram olup, bu kavramın altında pek çok alt meslek grubu yer almaktadır. Bu bağlamda, sistem ve ağ uzmanı, yazılımcı, programcı gibi meslek grupları bilişim personeli adı altında yer alan meslek gruplarıdır. Çeşitli kamu kurumları tarafından sözleşmeli bilişim personeli alımı yapılırken tüm bu meslek gruplarını kapsamına alan çatı kavram olarak bilişim personeli adı yer almakla birlikte, alt tanımlamalarda diğer kadrolar yer almaktadır.
Bir kişinin bilişim personeli olabilmesi için, bilgisayar mühendisliği gibi bilgisayar ile ilgili alanlardan mezun olması gerekmektedir. Ancak bu yeterli olmayıp, pek çok kurum personel alımı yaparken kişinin yaptığı işlere, bulunduğu birimin büyüklüğüne, kariyerine ve mesleki tecrübesine bakmaktadır. Bunun sonucu olarak, bilişim uzmanlığı alanında en önemli husus mesleki tecrübe olup, mesleki tecrübe artıkça kişinin hukuksal olarak elde edeceği haklar ona paralel şekilde değişmektedir.
Pek çok kurum bilişim uzmanı istihdamını sözleşmeli personel istihdamı şeklinde gerçekleştirmekte olup, buna yönelik alım ilanları yayınlamaktadır. Söz konusu ilan üzerine gerekli süreçten geçerek kurumla sözleşme imzalanmakta ve bilişim uzmanı bu şekilde göreve başlamaktadır.
Sözleşmeli bilişim personeli istihdamı, 375 sayılı “657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu, 926 Sayılı Türk Silahlı Kuvvetleri Personel Kanunu, 2802 Sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu, 2914 Sayılı Yükseköğretim Personel Kanunu, 5434 Sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu İle Diğer Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması, Devlet Memurları Ve Diğer Kamu Görevlilerine Memuriyet Taban Aylığı Ve Kıdem Aylığı İle Ek Tazminat Ödenmesi Hakkında Kanun Hükmünde Kararname”nin Ek 6'ncı maddesi ile, 31/12/2008 Tarihli ve 27097 sayılı Resmi gazetede yayımlanan “Kamu Kuruluşlarının Büyük Ölçekli Bilgi İşlem Birimlerinde Sözleşmeli Bilişim Personeli İstihdamına İlişkin Esas ve Usuller Hakkındaki Yönetmelik” hükümleri kapsamında yapılmaktadır.
Uygulamada, söz konusu yönetmelik hükümleri uyarınca düzenlenen sözleşme, ilgili kamu kurumu tarafından tek taraflı olarak ve Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde düzenlenmekte ve istihdam edilen bilişim personeli tarafından imzalanmaktadır.
Söz konusu istihdam sözleşmeleri ilgili Yönetmelik hükümlerine dayanmakla birlikte, Yönetmelik hükümlerinin cezai şarta dair hükümlerinin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu ve 4857 sayılı İş Kanunu hükümleri bağlamında irdelenmesi gerekmektedir. Zira, istihdam sözleşmelerinin feshi halinde, istihdam edilen aleyhine olan hükümler işletilmekte ve istihdam edilenin itirazı üzerine istihdam edilenden talep edilen cezai şart niteliğindeki tazminatın ödenmesi hususu dava konusu yapılmaktadır.
Bu çalışmada, büyük ölçekli bilgi işlem birimi kavramına, sözleşmeli bilişim personeli istihdam usulüne, sözleşmeli bilişim personeli istihdamına dair usul ve esaslara, sözleşmenin fesih koşullarına, sözleşmenin feshinin sonuçlarına, sözleşme kapsamında ceza şartın hukuki boyutlarına ve hukuka uygunluğuna değinildikten sonra, bu hususta açılan davalara, bu davalarda verilen kararlara ve diğer önemli hususlara örneklerle birlikte yer verilecektir. Açıklamalarımızı Yargıtay içtihatları ile destekleyeceğiz.