Ömrünün büyük bir bölümünü ilim öğrenme ve öğretme ile geçiren Midhat Bahârî Beytur, Mevlâna ve Mevlevilik ile ilgili birbirinden değerli pek çok eserinin yanı sıra çeşitli tercüme ve şerh çalışmaları da gerçekleştirmiştir. Bunlardan biri deSünbülistân Şerhi'dir.
Sünbülistân Şerhi,Ali Nazimâ Efendi'ye ait olanSünbülistan Yâhud Kırâat-ı Fârisîadlı eserinin şerhidir. Midhat Bahârî Beytur, bir dönem Farsça öğretme amacıyla medreselerde okutulan bu eseri, şerh etmenin yanı sıra esasen Farsçayı daha iyi bir şekilde öğretme amacıyla hazırlar. Dolayısıyla eserde klasik şerh metodunun yanı sıra Farsça öğretme kaygısının da yer aldığı görülmektedir.
Farsça öğrenirken ahlâkî değerlerimizi de hatırlamaya vesile olanSünbülistân Şerhi, üç bölümden meydana gelir. İlk bölümde üçü manzum olmak üzere toplam 54 hikâye yer almaktadır. Bu hikâyeler ilim, hikmet, ahlak ve nasihat konularını ihtivâ etmekle birlikte gündelik hayatta karşılaşılabilecek olaylara farklı pencereden bakabilme olanağı sunan ibret verici durumları da içermektedir. Hikâyeler anlatılırken bağlama göre ayet ve hadislere, veciz sözlere, şiirlere de yer verilir. Eser, Farsça öğretme gayesi ile kaleme alınmışsa da eserin mana cihetinin göz ardı edilmediği aşikârdır. Sünbülistân'da seçilen hikâyelerin özellikle şefkat, merhamet, doğruluk, iyilik, cömertlik, hüner sahibi olmanın önemi gibi insanî vasıfları ön plana çıkaran bir mesaja sahip olduğu görülür. Bu bölümün hemen sonrasında “Hikemiyât” başlığı yer alır. Bu başlık altında yine hikmete dâir 18 metne yer verilir. Bu metinlerin bir kısmı hikmetli hikâyeler formatında bir kısmı ise nasihatler içeren ve özlü sözlerin yer aldığı kısa metinlerden oluşmaktadır. 18 metnin her birinin sonunda “Me'âli” başlığı altında metinden çıkarılması gereken nasihat, ana düşünce vardır. Hikemiyâttan sonra “Terâcim” başlığı yer alır. Bu başlık altında meşhur şahsiyetlerin biyografileri, edebî şahsiyetleri ve şiirlerinden örnekler bulunmaktadır. Biyografisine yer verilen ilk şahsiyet Lebîd Esvedü'l-Bâhilî'dir. İkinci şahsiyet Şeyh Nizâmî-i Gencevî, üçüncü şahsiyet ise Muslihi'd-dîn Şeyh Sa'dî-i Şirâzî'dir.
Kitap, iki bölüm ve metinden oluşmaktadır. Birinci bölümde Midhat Bahârî Beytur'un hayatı, edebi şahsiyeti ve eserleri hakkında bilgi verildikten sonra ikinci bölümdeSünbülistân Şerhi'nin muhtevası, şerhte uygulanan yöntem, metin okunurken dikkat edilen hususlar ile transkripsiyon işaretlerinin yer aldığı tablo bulunmaktadır. Bu bölümün sonunda inceleme konusu olan metin ve hemen sonrasında kaynakça ile dizin yer almaktadır.
Ömrünün büyük bir bölümünü ilim öğrenme ve öğretme ile geçiren Midhat Bahârî Beytur, Mevlâna ve Mevlevilik ile ilgili birbirinden değerli pek çok eserinin yanı sıra çeşitli tercüme ve şerh çalışmaları da gerçekleştirmiştir. Bunlardan biri deSünbülistân Şerhi'dir.
Sünbülistân Şerhi,Ali Nazimâ Efendi'ye ait olanSünbülistan Yâhud Kırâat-ı Fârisîadlı eserinin şerhidir. Midhat Bahârî Beytur, bir dönem Farsça öğretme amacıyla medreselerde okutulan bu eseri, şerh etmenin yanı sıra esasen Farsçayı daha iyi bir şekilde öğretme amacıyla hazırlar. Dolayısıyla eserde klasik şerh metodunun yanı sıra Farsça öğretme kaygısının da yer aldığı görülmektedir.
Farsça öğrenirken ahlâkî değerlerimizi de hatırlamaya vesile olanSünbülistân Şerhi, üç bölümden meydana gelir. İlk bölümde üçü manzum olmak üzere toplam 54 hikâye yer almaktadır. Bu hikâyeler ilim, hikmet, ahlak ve nasihat konularını ihtivâ etmekle birlikte gündelik hayatta karşılaşılabilecek olaylara farklı pencereden bakabilme olanağı sunan ibret verici durumları da içermektedir. Hikâyeler anlatılırken bağlama göre ayet ve hadislere, veciz sözlere, şiirlere de yer verilir. Eser, Farsça öğretme gayesi ile kaleme alınmışsa da eserin mana cihetinin göz ardı edilmediği aşikârdır. Sünbülistân'da seçilen hikâyelerin özellikle şefkat, merhamet, doğruluk, iyilik, cömertlik, hüner sahibi olmanın önemi gibi insanî vasıfları ön plana çıkaran bir mesaja sahip olduğu görülür. Bu bölümün hemen sonrasında “Hikemiyât” başlığı yer alır. Bu başlık altında yine hikmete dâir 18 metne yer verilir. Bu metinlerin bir kısmı hikmetli hikâyeler formatında bir kısmı ise nasihatler içeren ve özlü sözlerin yer aldığı kısa metinlerden oluşmaktadır. 18 metnin her birinin sonunda “Me'âli” başlığı altında metinden çıkarılması gereken nasihat, ana düşünce vardır. Hikemiyâttan sonra “Terâcim” başlığı yer alır. Bu başlık altında meşhur şahsiyetlerin biyografileri, edebî şahsiyetleri ve şiirlerinden örnekler bulunmaktadır. Biyografisine yer verilen ilk şahsiyet Lebîd Esvedü'l-Bâhilî'dir. İkinci şahsiyet Şeyh Nizâmî-i Gencevî, üçüncü şahsiyet ise Muslihi'd-dîn Şeyh Sa'dî-i Şirâzî'dir.
Kitap, iki bölüm ve metinden oluşmaktadır. Birinci bölümde Midhat Bahârî Beytur'un hayatı, edebi şahsiyeti ve eserleri hakkında bilgi verildikten sonra ikinci bölümdeSünbülistân Şerhi'nin muhtevası, şerhte uygulanan yöntem, metin okunurken dikkat edilen hususlar ile transkripsiyon işaretlerinin yer aldığı tablo bulunmaktadır. Bu bölümün sonunda inceleme konusu olan metin ve hemen sonrasında kaynakça ile dizin yer almaktadır.