Sünnet, dinin insan yaşamına formüle edilmiş biçimidir. İçimizdeki ve dışımızdaki İslâm düşmanları, kendisine Kur'an-ı Kerim'in indirildiği peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.)'i devre dışı bırakıp, yazdıkları kitaplarını ön plana çıkararak ne kadar da arsız ve tutarsız olduklarını göstermektedirler.
Peygamberimizi devre dışı bırakıyorsanız siz hangi yetki ile din adına ahkâm kesiyorsunuz diye sormamız gerekir. Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.) Kur'an'ı Allah'tan alıp hayata dönüştüren ilk muhataptır.
Bu itibarla Hz. Peygamberle Kur'an'ın arasının açılması demek, aslında Kur'an'ı hayata bağlayan ana damarın koparılması demektir. Hadis/sünnet düşmanlığı yapmadan, Kur'an-ı Kerimi en iyi, en doğru anlayıp yaşayan Peygamberimiz Hz. Muhammed'i (s.a.s.) rol model, numune-i imtisal olarak görüp yolunun yolcuları olmalıyız.
Kur'an'ın açıklayıcısı konumundaki hadis/ sünnet ile Kur'an hükümlerinin en güzel bir şekilde anlaşılıp yaşanması mümkün olmaktadır.
Sünnet, dinin insan yaşamına formüle edilmiş biçimidir. İçimizdeki ve dışımızdaki İslâm düşmanları, kendisine Kur'an-ı Kerim'in indirildiği peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.)'i devre dışı bırakıp, yazdıkları kitaplarını ön plana çıkararak ne kadar da arsız ve tutarsız olduklarını göstermektedirler.
Peygamberimizi devre dışı bırakıyorsanız siz hangi yetki ile din adına ahkâm kesiyorsunuz diye sormamız gerekir. Peygamberimiz Hz. Muhammed (s.a.s.) Kur'an'ı Allah'tan alıp hayata dönüştüren ilk muhataptır.
Bu itibarla Hz. Peygamberle Kur'an'ın arasının açılması demek, aslında Kur'an'ı hayata bağlayan ana damarın koparılması demektir. Hadis/sünnet düşmanlığı yapmadan, Kur'an-ı Kerimi en iyi, en doğru anlayıp yaşayan Peygamberimiz Hz. Muhammed'i (s.a.s.) rol model, numune-i imtisal olarak görüp yolunun yolcuları olmalıyız.
Kur'an'ın açıklayıcısı konumundaki hadis/ sünnet ile Kur'an hükümlerinin en güzel bir şekilde anlaşılıp yaşanması mümkün olmaktadır.