“...Seninle yalnız konuşmak, her şeyi ilk defa sana anlatmak istiyorum; hakkında senin hiç bilmediğin ve hep senin olan tüm yaşamımı bilmelisin. Ama sırrımı ben öldüğümde, artık senin bana cevap vermek zorunda kalmadığında, uzuvlarımı şimdi böyle soğuk ve hararetle sarsan şeyin gerçekten son bulduğunda, ancak o zaman öğreneceksin. Ölmezde yaşarsam, o zaman bu mektubu yırtıp parçalayacağım ve her zaman sustuğum gibi susmaya devam edeceğim. Ancak bu mektup eline geçerse, böylelikle burada ölü birinin sana kendi yaşamını anlattığını biliyorsun, kendi yaşamı ki, o uyanmış olduğu ilk saatinden son saatine kadar senin yaşamındı. Sözlerimden korkma; ölü biri artık hiçbir şey, sevgi, merhamet ve teselli istemez. Senden sadece bir tek benden sana doğru uçmuş acımı sana belli eden şeyin hepsine inanmanı istiyorum. Senden bir tek bunu rica ediyorum: insan biricik çocuğunun ölüm saatinde yalan söylemez, bundan dolayı söylediklerimin hepsine inan...”
“...Seninle yalnız konuşmak, her şeyi ilk defa sana anlatmak istiyorum; hakkında senin hiç bilmediğin ve hep senin olan tüm yaşamımı bilmelisin. Ama sırrımı ben öldüğümde, artık senin bana cevap vermek zorunda kalmadığında, uzuvlarımı şimdi böyle soğuk ve hararetle sarsan şeyin gerçekten son bulduğunda, ancak o zaman öğreneceksin. Ölmezde yaşarsam, o zaman bu mektubu yırtıp parçalayacağım ve her zaman sustuğum gibi susmaya devam edeceğim. Ancak bu mektup eline geçerse, böylelikle burada ölü birinin sana kendi yaşamını anlattığını biliyorsun, kendi yaşamı ki, o uyanmış olduğu ilk saatinden son saatine kadar senin yaşamındı. Sözlerimden korkma; ölü biri artık hiçbir şey, sevgi, merhamet ve teselli istemez. Senden sadece bir tek benden sana doğru uçmuş acımı sana belli eden şeyin hepsine inanmanı istiyorum. Senden bir tek bunu rica ediyorum: insan biricik çocuğunun ölüm saatinde yalan söylemez, bundan dolayı söylediklerimin hepsine inan...”