Tüm anlatımlarımızın merkezi olarak seçilen Tanrı-Bilim ilişkisi, (karşılaşması-buluşması) bilimin serüvenindeki bağlamlarında Hawking de dahil birçok bilim adamının yaptığı kadarıyla ele alınacak, tarafımızca da bilim çerçevesinde kalarak tutarlı bir teolojik temel oluşturmak üzere, Tanrı ve bilime dair yeni bir felsefi bakış açısı sunacağını umduğumuz mantıksal, fiziksel ve felsefi yorumlara girilecektir. Fizik konusunda en yetkin bilim adamlarından biri olan Hawking kendisinin kaleme aldığı “Zamanın Kısa Tarihi” adlı kitabında: “Bu güne dek bilim insanlarının çoğu, evrenin ne olduğunu betimleyen yeni kuramların geliştirilmesiyle ‘neden' sorusunu soramayacak kadar fazla meşgul oldular. Öte yandan işi neden sorusunu sormak olan insanlar, felsefeciler bilimsel kuramların ilerlemesine ayak uydurmayı başaramadılar,” tespitinde ve serzenişinde bulunmaktadır.
İşte biz de tam bu nedenle felsefi söylemimizi bilime ayak uydurarak ortaya koymaya çalıştık.
Bunu yaparken Hawking'in anılan kitabındaki açıklamalarının çokça referans alınmasının nedeni anlatımlarımızın bilimsellik ölçüsünü ve bağlayıcılığını ortaya koymaktır.
Okuyucu yine Hawking'e ait: “Evren var olma zahmetine neden girer? Birleşik kuram kendi varlığını beraberinde getirecek kadar güçlü mü? Yoksa bir yaratıcıya mı gerek duyuyor, eğer öyleyse O'nu kim yarattı?” sorusuna da tatminkar bir cevap bulacaktır.
Tüm anlatımlarımızın merkezi olarak seçilen Tanrı-Bilim ilişkisi, (karşılaşması-buluşması) bilimin serüvenindeki bağlamlarında Hawking de dahil birçok bilim adamının yaptığı kadarıyla ele alınacak, tarafımızca da bilim çerçevesinde kalarak tutarlı bir teolojik temel oluşturmak üzere, Tanrı ve bilime dair yeni bir felsefi bakış açısı sunacağını umduğumuz mantıksal, fiziksel ve felsefi yorumlara girilecektir. Fizik konusunda en yetkin bilim adamlarından biri olan Hawking kendisinin kaleme aldığı “Zamanın Kısa Tarihi” adlı kitabında: “Bu güne dek bilim insanlarının çoğu, evrenin ne olduğunu betimleyen yeni kuramların geliştirilmesiyle ‘neden' sorusunu soramayacak kadar fazla meşgul oldular. Öte yandan işi neden sorusunu sormak olan insanlar, felsefeciler bilimsel kuramların ilerlemesine ayak uydurmayı başaramadılar,” tespitinde ve serzenişinde bulunmaktadır.
İşte biz de tam bu nedenle felsefi söylemimizi bilime ayak uydurarak ortaya koymaya çalıştık.
Bunu yaparken Hawking'in anılan kitabındaki açıklamalarının çokça referans alınmasının nedeni anlatımlarımızın bilimsellik ölçüsünü ve bağlayıcılığını ortaya koymaktır.
Okuyucu yine Hawking'e ait: “Evren var olma zahmetine neden girer? Birleşik kuram kendi varlığını beraberinde getirecek kadar güçlü mü? Yoksa bir yaratıcıya mı gerek duyuyor, eğer öyleyse O'nu kim yarattı?” sorusuna da tatminkar bir cevap bulacaktır.