İnsan olarak öykü anlatmayı seven varlıklarız ve iyi bir öykü dinlemek için para harcamaya bile razıyız. Bize bir öykü anlatan kitaplar alırız, filmler izledi, tiyatrolara gideriz ve en iyilerine ödüller veririz: Man Booker, Nobel, Pulitzer, Oscar, Emmy, Altın Küre...
İyi bir öyküden keyif aldığımız gibi, hepimiz aynı zamanda kendi ailelerimizin, toplumlarunızın, ülkelerimizin ve inançlanmızın da birbiriyle örtüşen farklı öykülerinde birer karakteriz. Hatta çoğu zaman kimliğimizi bu öykülerdeki rollerimize dayanarak olustururuz. Ne yazık ki çoğu kişinin öyküsünde hatalar ve kanşıklıklar vardır veya insanlar kendilerini öykülerinin baş kahramanı olarak görürler. Bu da çeşitli sorunlara yol açar.
Yıllar boyunca, bir Orta Doğu ülkesinde Kutsal Kitap öğretmenliği yaptım, yani Kutsal Kitap öyküsünün bir anlatıcısıydım. Bu ülkedeki Hristiyanlann çoğu Müslüman olarak büyümüşlerdir. Tanrı'nın kendisini İsa Mesih'te açıklamasıyla O'nu gittikçe sevmişler ve çoğu zaman bu yeni inançları uğruna çeşitli fedakirlıklar yapınak durumunda kahnışlardır. Ne var ki, kimliklerini Tanrı'nın tarih boyunca insanlarla kurduğu ilişkiyi anlatan bu muazzam öyküyle denkleşmek üzere şekil lendirmekte zorlanırlar. Tanrı'nın bize açıklanmaya devam eden esini ve bunun kendimizle ilişkisi konusundaki anlayışlan çok kısıtlıdır.
Öte yandan Kuzey Amerika ve Avrupa'da da öğretmenlik yaptım ve gördüm ki burada Rahibi seven öğrencilerim Müslümanlık'tan gelme Hristiyanlar kadar bilgisiz olabiliyor Kutsal Kitap hakkında. Elinizdeki kitap bu sorunu Eski Antlaşma anlatısı bağlamında gidermeye çalışmaktadır. Öyküyü kronolojik olarak ve tarihi bağlamı içinde yeniden anlatarak öğretilerin ve ilahiyat bilgilerinin tarih içinde ortaya çıkış sırasıyla verilmesini amaçlar.
İnsan olarak öykü anlatmayı seven varlıklarız ve iyi bir öykü dinlemek için para harcamaya bile razıyız. Bize bir öykü anlatan kitaplar alırız, filmler izledi, tiyatrolara gideriz ve en iyilerine ödüller veririz: Man Booker, Nobel, Pulitzer, Oscar, Emmy, Altın Küre...
İyi bir öyküden keyif aldığımız gibi, hepimiz aynı zamanda kendi ailelerimizin, toplumlarunızın, ülkelerimizin ve inançlanmızın da birbiriyle örtüşen farklı öykülerinde birer karakteriz. Hatta çoğu zaman kimliğimizi bu öykülerdeki rollerimize dayanarak olustururuz. Ne yazık ki çoğu kişinin öyküsünde hatalar ve kanşıklıklar vardır veya insanlar kendilerini öykülerinin baş kahramanı olarak görürler. Bu da çeşitli sorunlara yol açar.
Yıllar boyunca, bir Orta Doğu ülkesinde Kutsal Kitap öğretmenliği yaptım, yani Kutsal Kitap öyküsünün bir anlatıcısıydım. Bu ülkedeki Hristiyanlann çoğu Müslüman olarak büyümüşlerdir. Tanrı'nın kendisini İsa Mesih'te açıklamasıyla O'nu gittikçe sevmişler ve çoğu zaman bu yeni inançları uğruna çeşitli fedakirlıklar yapınak durumunda kahnışlardır. Ne var ki, kimliklerini Tanrı'nın tarih boyunca insanlarla kurduğu ilişkiyi anlatan bu muazzam öyküyle denkleşmek üzere şekil lendirmekte zorlanırlar. Tanrı'nın bize açıklanmaya devam eden esini ve bunun kendimizle ilişkisi konusundaki anlayışlan çok kısıtlıdır.
Öte yandan Kuzey Amerika ve Avrupa'da da öğretmenlik yaptım ve gördüm ki burada Rahibi seven öğrencilerim Müslümanlık'tan gelme Hristiyanlar kadar bilgisiz olabiliyor Kutsal Kitap hakkında. Elinizdeki kitap bu sorunu Eski Antlaşma anlatısı bağlamında gidermeye çalışmaktadır. Öyküyü kronolojik olarak ve tarihi bağlamı içinde yeniden anlatarak öğretilerin ve ilahiyat bilgilerinin tarih içinde ortaya çıkış sırasıyla verilmesini amaçlar.