"...Yazıya başlayalı iki hafta olmuştu. Müslüman asker her zamanki saatinde kapının dibine geldi ve hiç beklemeden;
"-Kassam öldürüleceksin" dedi.
"-Hazırım" dedim gülerek.
"-Kitabın bitti mi? "diye sordu.
"-Nefretim bitmedi ki, kitabım bitsin" dedim.
"-Bir an önce bitirmeye çalış, söylediğim gerçek" dedi ve postal sesi eşliğinde kapıdan uzaklaşıp gitti.
Bu haber bende hiç bir değişiklik yapmamıştı. Ne bir korku vardı içimde, ne de bir endişe. Sıradan bir gün gibi yazmaya devam ettim..."
Iraklı Müslümanlar kendi vatanlarında el oldular. Guantanamo gibi bir vahşet yuvasına atıldılar ve olmadık işkencelere maruz kaldılar.
Yazar Recep Boz bu günlerin unutulmaması niyetiyle kaleme aldığı "Taş, Kağıt, Guantanamo" adlı romanında yaşanan bu vahşeti yeniden gözler önüne serdi. Müslüman coğrafyasında Müslümanların maruz kaldığı işkencelere şahitlik ettiğinizde içiniz ürperecek ve safınızı yeniden belirleme ihtiyacı hissedeceksiniz.
"...Yazıya başlayalı iki hafta olmuştu. Müslüman asker her zamanki saatinde kapının dibine geldi ve hiç beklemeden;
"-Kassam öldürüleceksin" dedi.
"-Hazırım" dedim gülerek.
"-Kitabın bitti mi? "diye sordu.
"-Nefretim bitmedi ki, kitabım bitsin" dedim.
"-Bir an önce bitirmeye çalış, söylediğim gerçek" dedi ve postal sesi eşliğinde kapıdan uzaklaşıp gitti.
Bu haber bende hiç bir değişiklik yapmamıştı. Ne bir korku vardı içimde, ne de bir endişe. Sıradan bir gün gibi yazmaya devam ettim..."
Iraklı Müslümanlar kendi vatanlarında el oldular. Guantanamo gibi bir vahşet yuvasına atıldılar ve olmadık işkencelere maruz kaldılar.
Yazar Recep Boz bu günlerin unutulmaması niyetiyle kaleme aldığı "Taş, Kağıt, Guantanamo" adlı romanında yaşanan bu vahşeti yeniden gözler önüne serdi. Müslüman coğrafyasında Müslümanların maruz kaldığı işkencelere şahitlik ettiğinizde içiniz ürperecek ve safınızı yeniden belirleme ihtiyacı hissedeceksiniz.