Birden aklıma Tavşanların Şehri geldi. Bakmak için koşarak bahçenin bir ucuna gittim. Orada da birçok ağaç kesilmiş, yere devrilmişti. Kızkardeşimle " Doğa ne güzel! yaşamak ne güzel.,." diye şarkılar söyleyerek peşlerinden koştuğumuz tavşanlar, kesilmiş ağaçların çevresinde toplanmıştı. Üzgün üzgün bakıyorlardı. "Hoşça kal" dediler hep birden bana. "Gidiyoruz. Artık burada yaşayamayız!" dedi biri. "Siz de bir süre sonra yaşayamayacaksınız dedi bir diğeri. "Ağaçları kesiyor, her yeri kirletiyorsunuz" dedi öbürü. "Bizi terk etmeyin! Terk etmeyin!" diye bağırdım, yalvardım, ama durmadılar...
Birden aklıma Tavşanların Şehri geldi. Bakmak için koşarak bahçenin bir ucuna gittim. Orada da birçok ağaç kesilmiş, yere devrilmişti. Kızkardeşimle " Doğa ne güzel! yaşamak ne güzel.,." diye şarkılar söyleyerek peşlerinden koştuğumuz tavşanlar, kesilmiş ağaçların çevresinde toplanmıştı. Üzgün üzgün bakıyorlardı. "Hoşça kal" dediler hep birden bana. "Gidiyoruz. Artık burada yaşayamayız!" dedi biri. "Siz de bir süre sonra yaşayamayacaksınız dedi bir diğeri. "Ağaçları kesiyor, her yeri kirletiyorsunuz" dedi öbürü. "Bizi terk etmeyin! Terk etmeyin!" diye bağırdım, yalvardım, ama durmadılar...