Osmanlı Devleti'nin, Birinci Dünya Savaşı'nda yenilmesinden sonra Enver, Talat ve Cemal Paşa gibi İttihadçı liderler yurtdışına kaçacak, içerde koca imparatorluğu savaşa ve yıkıma götüren, katliamlara neden olan İttihadçılara karşı büyük bir tepki oluşacaktı. Herkes bu felaket ve yıkımın sorumlularının yargılanmasını istemektedir. Mustafa Kemal önderliğinde Ankara'da oluşmaya başlayan milliyetçi hareket de açıkça İttihadçıların yargılanmasından yanadır. Atatürk'ün kendi sözleriyle, İttihadçıların cezalandırılması, "birçok münakaşalara sebep olacak olan kâğıt üzerinde reklâm tarzında" olmamalı, "bilfiil tatbikatile" yapılmalıydı.
İşte bu kitapta çevrimyazılarını Vahakn N. Dadrian ve Taner Akçam'ın değerlendirmeleriyle sunduğumuz Divan-ı Harb-i Örfi Zabıtları, yakın tarihimizin bugüne kadar unutulmuş, bilinmeyen bir sayfasını aydınlatıyor. Günümüzde de güncelliğini koruyan ve tartışmalara neden olan olaylara ışık tutacak bu eserde dönemin resmi gazetesi Takvim-i Vekayi'de ve günlük gazetelerde yayınlanmış iddianameler, karar suretleri ve duruşma tutanakları tarihin tozlu raflarından iniyor. Belgeler, Ermenilerin "tehcir ve taktil" edilmeleri (sürgün ve katledilmeleri) ile ilgili, harp dönemi Kabine üyeleri, İttihad ve Terakki partisi yöneticileri, katib-i mesuller ve bazı diğer sanıklar aleyhine açılan davalara ilişkindir. Bu belgelerle birlikte 1915 Ermeni Tehciri ve etrafını saran olaylar üzerindeki sis perdesinin önemli ölçüde aralanacağını ümid ediyoruz.
Osmanlı Devleti'nin, Birinci Dünya Savaşı'nda yenilmesinden sonra Enver, Talat ve Cemal Paşa gibi İttihadçı liderler yurtdışına kaçacak, içerde koca imparatorluğu savaşa ve yıkıma götüren, katliamlara neden olan İttihadçılara karşı büyük bir tepki oluşacaktı. Herkes bu felaket ve yıkımın sorumlularının yargılanmasını istemektedir. Mustafa Kemal önderliğinde Ankara'da oluşmaya başlayan milliyetçi hareket de açıkça İttihadçıların yargılanmasından yanadır. Atatürk'ün kendi sözleriyle, İttihadçıların cezalandırılması, "birçok münakaşalara sebep olacak olan kâğıt üzerinde reklâm tarzında" olmamalı, "bilfiil tatbikatile" yapılmalıydı.
İşte bu kitapta çevrimyazılarını Vahakn N. Dadrian ve Taner Akçam'ın değerlendirmeleriyle sunduğumuz Divan-ı Harb-i Örfi Zabıtları, yakın tarihimizin bugüne kadar unutulmuş, bilinmeyen bir sayfasını aydınlatıyor. Günümüzde de güncelliğini koruyan ve tartışmalara neden olan olaylara ışık tutacak bu eserde dönemin resmi gazetesi Takvim-i Vekayi'de ve günlük gazetelerde yayınlanmış iddianameler, karar suretleri ve duruşma tutanakları tarihin tozlu raflarından iniyor. Belgeler, Ermenilerin "tehcir ve taktil" edilmeleri (sürgün ve katledilmeleri) ile ilgili, harp dönemi Kabine üyeleri, İttihad ve Terakki partisi yöneticileri, katib-i mesuller ve bazı diğer sanıklar aleyhine açılan davalara ilişkindir. Bu belgelerle birlikte 1915 Ermeni Tehciri ve etrafını saran olaylar üzerindeki sis perdesinin önemli ölçüde aralanacağını ümid ediyoruz.