Doğum, ölüm, evlenme, sünnet, sakal bırakma gibi şahsi hadiselerden; savaş, barış, sefer, antlaşma, cülus, yangın gibi bütün bir toplumu ilgilendiren hadiselere kadar manzumeler yazmış ve bunları çoğu zaman, harflere verilen sayısal değerlerle kayıt altına almış bir medeniyetin, şiirin aruzla kanatlanmış ahenginden, farklı bilim dalları adına faydalanmaması elbette beklenemez. Tefsir, hadis, fıkıh,akait, siyer,tasavvuf, tıp, astronomi ve lügat gibi farklı disiplinlerde manzum eserlerin vücuda getirilme sebebi, şiirin işte bu gücü olmuştur.
Bu çalışmada, 19. yy. müelliflerinden Hayret Mehmed Efendi'nin Tuhfe-i Se-Zeban adlı, üç dilli manzum sözlüğünün incelemesi ve eserin dört nüshasının karşılaştırılmasıyla oluşturulmuş tenkitli metni yer almaktadır. Ayrıca, eserde geçen yaklaşık beş bin kelime Arap harfleriyle yazılarak her üç dile göre ayrı ayrı alfabetik olarak tasnif edilmiştir. Çalışmanın sonunda, eserdeki kelimelerin Latin alfabesiyle yazılmış dizini bulunmaktadır. Tenkitli metnin her bir sayfasının karşısına, eserin İstanbul Sadberk Hanım Müzesi'nde bulunan güzel bir rik'a hatla yazılmış nüshasının tıpkıbasımı konularak hem tenkitli metnin kıymetli araştırmacılar tarafından birebir değerlendirilmesi hem de Osmanlıcasını ilerletmek isteyen okurlara bir nebze de olsa yararlı olunabilmesi hedeflenmiştir.
Doğum, ölüm, evlenme, sünnet, sakal bırakma gibi şahsi hadiselerden; savaş, barış, sefer, antlaşma, cülus, yangın gibi bütün bir toplumu ilgilendiren hadiselere kadar manzumeler yazmış ve bunları çoğu zaman, harflere verilen sayısal değerlerle kayıt altına almış bir medeniyetin, şiirin aruzla kanatlanmış ahenginden, farklı bilim dalları adına faydalanmaması elbette beklenemez. Tefsir, hadis, fıkıh,akait, siyer,tasavvuf, tıp, astronomi ve lügat gibi farklı disiplinlerde manzum eserlerin vücuda getirilme sebebi, şiirin işte bu gücü olmuştur.
Bu çalışmada, 19. yy. müelliflerinden Hayret Mehmed Efendi'nin Tuhfe-i Se-Zeban adlı, üç dilli manzum sözlüğünün incelemesi ve eserin dört nüshasının karşılaştırılmasıyla oluşturulmuş tenkitli metni yer almaktadır. Ayrıca, eserde geçen yaklaşık beş bin kelime Arap harfleriyle yazılarak her üç dile göre ayrı ayrı alfabetik olarak tasnif edilmiştir. Çalışmanın sonunda, eserdeki kelimelerin Latin alfabesiyle yazılmış dizini bulunmaktadır. Tenkitli metnin her bir sayfasının karşısına, eserin İstanbul Sadberk Hanım Müzesi'nde bulunan güzel bir rik'a hatla yazılmış nüshasının tıpkıbasımı konularak hem tenkitli metnin kıymetli araştırmacılar tarafından birebir değerlendirilmesi hem de Osmanlıcasını ilerletmek isteyen okurlara bir nebze de olsa yararlı olunabilmesi hedeflenmiştir.