Edebiyatımızın zenginleşmesi için kuramsal bilgi kadar akademik eleştiri ve yorum da son derece önemlidir. Çağdaş dünya edebiyatıyla bağlarımızı yakın tutmak için akademik çalışmaların hızlandırılması ve yaygınlaştırılması gerekir. Bir romanın/öykünün/şiirin birçok farklı kuramsal açıdan ele alınması, ortaya çıkan yorumların yeni çözümlemeler yaratması, söz konusu metnin kalıcılığı üzerinde her dönem tartışılacak zengin bir malzeme olduğunun göstergesidir.
Okuyacağınız bu kitapta, edebiyatımızın önemli isimlerinden Hasan Ali Toptaş, Suzan Samancı ve Murat Gülsoy'un birer romanını mercek altına alıp Derrida'nın yapısöküm kuramıyla çözümlemeye çalışacağız.
Edebiyatımızın zenginleşmesi için kuramsal bilgi kadar akademik eleştiri ve yorum da son derece önemlidir. Çağdaş dünya edebiyatıyla bağlarımızı yakın tutmak için akademik çalışmaların hızlandırılması ve yaygınlaştırılması gerekir. Bir romanın/öykünün/şiirin birçok farklı kuramsal açıdan ele alınması, ortaya çıkan yorumların yeni çözümlemeler yaratması, söz konusu metnin kalıcılığı üzerinde her dönem tartışılacak zengin bir malzeme olduğunun göstergesidir.
Okuyacağınız bu kitapta, edebiyatımızın önemli isimlerinden Hasan Ali Toptaş, Suzan Samancı ve Murat Gülsoy'un birer romanını mercek altına alıp Derrida'nın yapısöküm kuramıyla çözümlemeye çalışacağız.