Türk modernleşmesinin yaşandığı süreçle birlikte değişen Türk hikâyesi, edebiyatın toplumhayatına dair konu ve olayları işlemeye başladığı andan itibaren yeni toplum modelinininşasına dâhil olmaya başlamıştır. Türk yazarlar anlatının bu özelliğine ve türün Batı'daki
örneklerine dayanarak yenileşme devrinin ruhunu taşıyan eserler üretme gayretinegirişmişlerdir. Sosyal hayattaki farklılaşmayı algıladıkları biçimiyle hikâyelerine taşıyanyazarlar, türün belirli bir çerçevede birey ve toplum inşasına katkı sağlamasının yolunuaçarlar.
Modernite çerçevesinde gelen ilkeler kümesi ve imparatorluğun içinde bulunduğu durum,yeni bir toplum ve medeniyet inşasının Osmanlı, İslam ve Türk kimliklerini merkeze alarakilerlemesine sebep olur. Bu ideolojik yaklaşımlar içerisinde konumlandırılmaya çalışılan‘millî'lik, Türk aydınının temellendirmeye çalıştığı bir konu olarak ‘yıkılışı ve kuruluşu içerendönem'in ana tartışması olur. Millî edebiyat da bu çerçevede şekil kazanır. Cumhuriyetdöneminde ise daha önce başlayan Türk kimliği vurgusunun bir süre daha gündemde kaldığıgörülür. 1930'lu yıllarla birlikte devlet, tarih, ekonomi ve siyaset ekseninde yeni kimlikalanları oluşmasıyla millî kimlik vurgusu değişimler yaşar. Hikaye türü de bu değişmeyi takipedecektir.
Türk modernleşmesinin yaşandığı süreçle birlikte değişen Türk hikâyesi, edebiyatın toplumhayatına dair konu ve olayları işlemeye başladığı andan itibaren yeni toplum modelinininşasına dâhil olmaya başlamıştır. Türk yazarlar anlatının bu özelliğine ve türün Batı'daki
örneklerine dayanarak yenileşme devrinin ruhunu taşıyan eserler üretme gayretinegirişmişlerdir. Sosyal hayattaki farklılaşmayı algıladıkları biçimiyle hikâyelerine taşıyanyazarlar, türün belirli bir çerçevede birey ve toplum inşasına katkı sağlamasının yolunuaçarlar.
Modernite çerçevesinde gelen ilkeler kümesi ve imparatorluğun içinde bulunduğu durum,yeni bir toplum ve medeniyet inşasının Osmanlı, İslam ve Türk kimliklerini merkeze alarakilerlemesine sebep olur. Bu ideolojik yaklaşımlar içerisinde konumlandırılmaya çalışılan‘millî'lik, Türk aydınının temellendirmeye çalıştığı bir konu olarak ‘yıkılışı ve kuruluşu içerendönem'in ana tartışması olur. Millî edebiyat da bu çerçevede şekil kazanır. Cumhuriyetdöneminde ise daha önce başlayan Türk kimliği vurgusunun bir süre daha gündemde kaldığıgörülür. 1930'lu yıllarla birlikte devlet, tarih, ekonomi ve siyaset ekseninde yeni kimlikalanları oluşmasıyla millî kimlik vurgusu değişimler yaşar. Hikaye türü de bu değişmeyi takipedecektir.