Heterojen bir yapıya sâhip olan imparatorluk toplumunu akla gelebilecek hemen her yönden inceleyen, geleneksel tarihçiliğin dışında kalan “sıradan insanların” yaşamlarına ışık tutmayı amaç edinmiş, akademik çevrelerin de en az genel okuyucu kitlesi kadar faydalanacağı bir eser olma niteliği taşıyor.Yazar yer yer şâhit olduğu yâhut işittiği olayları ve durumları “insanca” bir algılayışla yorumluyor.
Bu eseri okurken kişinin kendini “orada” hissetmemesi gerçekten de zorlaşmaktadır. Osmanlı toplumunun bir dönemini gün yüzüne çıkarmayı başarmış olan bu çalışma ile hem kendini keşfetmek hem bilinmeyeni öğrenmek ve hem de bilineni bir daha düşünüp süzgeçten geçirmek mümkün hâle gelmektedir.
Bu kitabı okurlarımıza sunmaktan kıvanç duyarız.
Dorlion Yayınları
Heterojen bir yapıya sâhip olan imparatorluk toplumunu akla gelebilecek hemen her yönden inceleyen, geleneksel tarihçiliğin dışında kalan “sıradan insanların” yaşamlarına ışık tutmayı amaç edinmiş, akademik çevrelerin de en az genel okuyucu kitlesi kadar faydalanacağı bir eser olma niteliği taşıyor.Yazar yer yer şâhit olduğu yâhut işittiği olayları ve durumları “insanca” bir algılayışla yorumluyor.
Bu eseri okurken kişinin kendini “orada” hissetmemesi gerçekten de zorlaşmaktadır. Osmanlı toplumunun bir dönemini gün yüzüne çıkarmayı başarmış olan bu çalışma ile hem kendini keşfetmek hem bilinmeyeni öğrenmek ve hem de bilineni bir daha düşünüp süzgeçten geçirmek mümkün hâle gelmektedir.
Bu kitabı okurlarımıza sunmaktan kıvanç duyarız.
Dorlion Yayınları